Facebook göz açtırmadı!

Facebook, günlük fal ve kişilik testleri ile kullanıcılarını ağına düşüren dolandırıcıları uzun uğraşlar sonucunda deşifre etti

Facebook Veri Hırsızlarını Kıskıvrak Yakaladı

FACEBOOK, geliştiricilerin kişisel verilerle ne tür işler yapabileceğini en iyi bilen platformlardan biri ve sosyal medya devi bu tür durumlar söz konusu olduğunda hukuki yollara başvurmaktan çekinmeyeceğini bir kez daha gösterdi.

Sosyal medya devi, The Verge tarafından ulaşılan bilgilere göre iki Ukrayna vatandaşı ANDREY GORBACHOV ve GLEB SLUCHEVSKY’i Facebook kullanıcılarının gizli verilerini yanıltıcı tarayıcı eklentileri yoluyla çalmaktan dolayı mahkemeye verdi. Dolandırıcılar, “Günlük Falınızı Buradan Öğrenin” ve “Kime Benziyorsunuz” konulu gelecek tahmini ve kişilik testleri ile ilgi çekerek kullanıcıların kendi siteleri üzerinde Facebook ile oturum açmalarını sağlıyor. Ancak bunun ardından kullanıcılardan belirli tarayıcı eklentilerini yüklemelerini talep eden bu uygulamalar, kullanıcıların herkes tarafından görülebilen bilgilerinin yanı sıra özel arkadaş listelerini de dolandırıcılara kendi elleriyle sunmalarına neden oluyor. Uygulamalar bununla da kalmayarak Facebook sayfaları üzerinde platform tarafından sağlanan reklamların yerine kendi reklamlarını yerleştiriyor.

Garbachov ve Sluchevsky, Facebook tarafından Siber Dolandırıcılık ve Hak İhlalleri kurallarını çiğnemek ile suçlandı ve ikilinin Facebook Geliştirici Anlaşması’nın koşullarını çiğnemiş oldukları öne sürüldü. İkili bununla birlikte Facebook’un platform üzerindeki eklentileri Ekim 2018 döneminde detaylı olarak incelemesi ile dolandırıcılık tezgahlarının ortaya çıkışına kadar sahte isimlerle işlerini yürütüyorlardı.

Tarayıcı eklentileri 2017 ile 2018 yılları arasında 63.000 indirme ile oldukça başarılıydı ve Facebook’un uzun bir zaman ve efor sarf ederek keşfettiği bu dolandırıcılık tezgahının ortaya çıkma süreci sosyal medya devine 75.000 AMERIKAN DOLARINA maloldu. Açılan dava bu konuda net bir mali tazminat talebi içermese de Facebook’un zararlarını karşılamak istemesi oldukça doğal bir sonuç olacak.

Bu dava aynı zamanda benzer planları olan tarafları da caydırma potansiyeli taşıması açısından önemli olabilirdi ancak Facebook’un ikilinin Birleşik Devletler’e getirilerek yargılanmalarını dahi sağlayamamış olduğu göz önüne alındığında bu davanın bu konuda dev platforma bir fayda sağlayamayabileceği de söylenebilir. Ancak diğer yandan Facebook’un birçok kullanıcı gizliliği skandalının ardından bu tür bir kişisel veri açığına dur demiş olması, şirketin imajını biraz da olsa temizleyebilecek bir durum. Şirketin veri hırsızlarına karşı takındığı tutum, firmanın kişisel verilerin nasıl işlendiği konusunda bir reforma gitmesi sonucunu dahi getirebilir.

Kaynak: www.chip.com.tr

Google’ın sesle yazma özelliği çevrimdışı çalışabilecek

Gboard ile gelen ve konuşmanızı yazıya çeviren özellik bundan sonra Internet bağlantısı gerektirmeden çalışabilecek. Bu sayede sesiniz çok daha hızlı tanınıyor. Detaylar haberimizde.

GOOGLE’ın GBOARD ile gelen sesle yazma özelliği önemli bir güncelleme aldı. Bu güncelleme sonrası sesle yazma özelliği çevrimdışı olarak kullanılabiliyor. İnternet bağlantısı gerektirmediği için sesinizin yazıya çevrilmesi de çok daha hızlı gerçekleşiyor.

Sadece Pixel Telefonlarda Etkin

Yeni çevrimdışı sesle yazma özelliği şu an için sadece google PIXEL modelleri ile kullanılabiliyor. Ayrıca İngilizce dışındaki dillere uyumlu olmadığını belirtelim. Ancak Gboard ile gelen bir özellik olduğu için diğer akıllı telefonlar ve diller için de yakın zamanda sunulacaktır.

Google’ın belirttiğine göre ses tanıma için gerekli olan veri ilk başta 2 GB boyutundaydı. Tabii ki bu boyutta veriyi akıllı telefonda tutmak mantıklı olmayacağı için firma çözüm arayışına girmiş. Karmaşık sıkıştırma ve kod çözme teknolojileri ile bu veri önce 450 MB, sonrasında ise 80 MB boyutuna indirilebildi. Yani sadece 80 MB veri indirerek akıllı telefonunuzun sesinizi çevrimdışı olarak tanımasını sağlayabiliyorsunuz.

Google, Gboard’a eklenen bu yeni çevrimdışı modun özellikle sesi daha hızlı tanımasını sağlaması üzerinde duruyor. Eğer sizde bir Pixel akıllı telefon sahibiyseniz, İngilizce dilini seçerek Gboard ayarlarında bulunan “SESLE YAZMA” kısmı altında yeni özelliği deneyebilirsiniz.

Kaynak: dhbr.co

Firefox Send kullanıma hazır!

Mozilla, güvenli dosya gönderme hizmeti Firefox Send’i kullanıma açtı. Şifreli dosya aktarım hizmeti aslında 2017’de ortaya çıkmıştı ancak Test Pilot deneyi olarak kullanıma sunuluyordu. Şimdi firma, hizmeti tam donanımlı bir hizmete dönüştürme kararı aldı.
İnceledik: Robot bankacı iş başında!

Firefox Send’i diğer dosya gönderme hizmetlerinden ayıran, uçtan uca şifreleme kullanması. Bu sayede gönderdiğiniz dosyalar, sadece gönderdiğiniz kişi tarafından açılabiliyor. Hizmet, indirme bağlantısının ne zaman geçersiz hale geleceği, dosyanın kaç kez indirilebileceği ve parola ile koruma gibi güvenlik işlevleri de sunuyor. Firefox Send, üye olmadan maksimum 1GB boyutunda dosyalar göndermenize izin verirken, maksimum 2,5 GB boyutunda dosyalar göndermek için ücretsiz bir Firefox hesabı açmanız gerekiyor.

Dosyayı alanların indirme işlemini başlatmaları için Firefox hesabına ihtiyaçları bulunmuyor. Böylece Firefox Send, iki taraf için de sorunsuz, basit bir deneyim sağlıyor. Herhangi bir web tarayıcısında kullanılabilen Firefox Send, yakında bir Android uygulamasında da sahip olacak.

Kaynak: www.chip.com.tr

Twitter’dan yeni prototip uygulama!

Twitter, sadece bazı kullanıcılara sunduğu yeni uygulaması twttr ile yeni bir arayüz deniyor!

Twitter, platformu üzerindeki sohbetin kalitesini yükseltmek ve daha iyi bir arayüz sunmak için bir süredir çalışıyor. Firma bu kapsamda, yeni prototip uygulaması twttr’ın denemelerine bugün başladı.

Bir tweet ile duyurulan yeni uygulama, sadece daha önce deneme süreci için kaydolan bazı kullanıcılara açık. Tweet dizileri ve sohbetlere yeni bir arayüz getiren uygulama, mesajlaşma uygulamalarına benzer bir arayüz düzeni sunuyor. Arayüzde her bir tweet ve cevap, birer mesaj gibi görünüyor.

Yeni tasarımın ne zaman tüm kullanıcılara açılacağı bilinmiyor. Test programına kaydolabilirsiniz ancak bu size uygulamayı hemen kullanma hakkı tanımıyor. Öncelikle firmanın başvurunuzu kabul etmesi ve uygulamayı size açması gerekiyor.

Kaynak: www.chip.com.tr

Facebook’tan beklenen karar

Son dönemlerde gündemi fazlasıyla meşgul eden büyük tartışma konusunda Facebook da tarafını net bir biçimde ortaya koyuyor!

Facebook, internet üzerindeki en büyük sorunlardan biri olan bilgi kirliliğinin sebep olduğu aşı karşıtlığı tartışması ile mücadele konusunda aldığı yeni eylem planını açıkladı. Sosyal medya devinin aldığı kararlar, sayfa sahiplerini ve kullanıcıları yakından ilgilendiriyor.

Sosyal medya devi, yeni eylem planına göre ilk olarak yanlış bilgi yaydığını belirlediği sayfaların sıralamalarını düşürerek onların Facebook Haber Kaynağı üzerindeki görünme oranını düşürecek. Instagram üzerinde ise kullanıcıların Keşfet sayfası ve hashtag sayfaları, aşı karşıtı içerikleri bulundurmayacak.

Facebook’un aşı karşıtlarına karşı aldığı bu önlemler, sadece yanlış bilgileri yayan sayfa ve grupları cezalandırmakla kalmayacak, bu tür gönderilerin sosyal medya ağı üzerinde bulunması da zorlaşacak. Aşı karşıtlığı içeren reklamlar ise sosyal medya ağı üzerinde gösterilmeyecek ve Facebook, “aşı tartışması” ile ilgili belirli kullanıcı kitlelerini hedef alan reklamları da ortadan kaldıracak.

Facebook’a göre şirket, Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşik Devletler Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri ile çalışarak konu hakkında daha fazla bilgiye ulaşacak. Bu organizasyonlar şimdiden aşı karşıtlarının sahip olduğu yanlış argüman ve hatalı bilgileri iyi tanıyor ve Facebook’un aşı karşıtlığı ile mücadelesi bu birikimden güç alacak.

Facebook, aşı karşıtlarına karşı harekete geçen platformlardan sadece bir tanesi. Geçtiğimiz ay Pinterest, ağında aşı karşıtlığı ile ilgili içerikleri arama sonuçları arasında göstermeme kararı almıştı. YouTube ise aşı karşıtı kanalların videolarının reklam geliri almasını engellemişti. Birleşik Devletler’in yasama gücü de bu konu hakkında çalışmalarını sürdürerek Amazon gibi dev şirketleri bu tür içerikler karşısında harekete geçmeye itiyor.

Kaynak: www.chip.com.tr

Google bizi gözetliyor!

Google’ın pek çok hizmetini kullanarak verilerimizin izlenmesine neden oluyoruz. O da bunları kullanarak karşımıza devamlı reklamlar çıkarıyor. Her aramanız ve her konuşmanızda karşınıza reklam çıkıyorsa Google sizi de izliyor…

Google bizi gözetliyor!

Hamburger mi yesek, döner mi diye konuşurken anında sosyal medya hesabınızda bu ürünlerin reklamının çıkmaya başlaması… İnternette arama yaparken karşınıza hemen markaların ilanlarının gelmesi… Başımıza bu tür şeyler çok sık gelmeye başladı. Siz de bundan muzdaripseniz, Google sizi de takip ediyor! Zaten Google’ın bizim hakkımızda çok şey bildiği artık bir sır değil. Silikon Vadisi devi bunu kabul de ediyor. Sizin hakkınızda neleri bildiğini öğrenme hakkınız var, reklam amaçlı kullanıma da limit koyabilirsiniz. İnternet devinin iş modeli çok büyük oranda reklam ve veri toplamaya dayalı.

Hizmeti kullanıyoruz

Bu bilgi yaptığınız aramalar, kullandığınız Google haritaları, Google Asistan’la konuşma ya da ortam sesleri gibi firmayla girdiğiniz etkileşimlerle toplanıyor.

Farkında olmadan Google’ın pek çok hizmetini ücretsiz kullanıyoruz. Gmail, Google Belgeler, Drive ve Google Maps, Android ve Chrome bunlardan birkaçı. Bizden veri toplama konusunda pek çok kapısı var. Bu durum Google’ın kullanıcılara hedef odaklı reklam yapabilmesinin yolunu açıyor. Veri toplama arama motoruyla başlıyor, e-posta hizmetiyle devam ediyor. Gmail adresinizden attığınız ve aldığınız e-posta’lara göre de reklama maruz kalabilirsiniz. Google Haritalar’la, evlerimize kadar geliyor, hangi restorana gittiğimizden nerede ne kadar vakit harcadığımıza kadar her şeyi biliyor…

Google, daha sonra bulguları Google Takvim’i de içeren diğer hizmetlerle birleştiriyor. Randevularınızı bile takip edebiliyor. ‘Google Haber, Kişiler, Fotoğraflar gibi hizmetler de sizinle ilgili pek çok veriye erişilmesini sağlıyor.

Veriyi paylaşıyoruz

Bunların hepsine de uygulamaları kullanırken izin veriyoruz. Sonra da firma sizin ilgi alanlarınıza göre reklamları göstermeye başlıyor. Google, servisleriyle internet dünyasının şekillenmesine yardım ediyor ancak bu da kişisel verinin farklı formlarda ele geçirilmesine neden oluyor. Ancak bu durum Apple ve Microsoft için de geçerli.

Nasıl engel olursunuz?

VPN ve daha anonim servisleri kullanmak gibi seçenekler olsa da internette gizlilik şansı çok az. Dürüst olursak, Google’ın kişisel verilerimizi kimseye satmadığını ve bu veriyi kişisel reklamlar için topladığını açıkça belirtmesi gerekir. Ancak siz de işi şansa bırakmayın ve bazı engellemeleri yapın.

– Google’un bütün aramalarınızı kaydetmesine engel olmak için myactivity.google.com sayfasına girerek arama geçmişinizi silebilirsiniz. Aktivite kontrolü sayfasında ‘Web&App Activity (Web ve Mobil Uygulama Aktivitesi)’ izlemeyi kapatabilirsiniz. Bu Chrome geçmişi ve Google servisleri kullanan sitelerin geçmişini de siler.

– Google, sesli aramalarınızı da kaydediyor. Google Asistan ve ses servisi hepsi depolanıyor. Bunu da ‘Voice&Auido Activity-Ses ve Audio Aktivitesi’ özelliğini kapatarak engelleyebilirsiniz.

– Lokasyonunuzu takip etmesine engel olmak için ayarlar sayfasında lokasyon aktivitesi kontrole girin. Lokasyon geçmişini pasif hale getirin.

– Google’ın gerçekten sizin hakkınızda ne bildiğini öğrenmek için de reklam ayarları sayfasına gitmeniz gerekir. Bu sayfada kişiselleştirmeyi açarsanız, sizi internette takip eden ilanlar yok olacaktır. Hatta onları aradığınızda bile bulamayabilirsiniz. Google’ın ilan ağı dünyada 2 milyondan fazla websitesinde kullanılıyor.

– Son olarak ise Google’dan bıktıysanız ve tamamen hesabınızı silmek istiyorsanız bu da mümkün. Myaccount.google.com/deleteaccount adresine giderek ‘Hesabı Sil’e basınca tamamen sistemden çıkabilirsiniz.

Kaynak: milliyet

Chrome Tarayıcısında Ciddi Güvenlik Açığı Bulundu

Google, kullanıcılara Chrome tarayıcılarını acilen güncelleme çağrısında bulundu.

Google’ın Chrome tarayıcısında bulunan ciddi bir güvenlik açığı, saldırganların bilgisayarlara sızmasına imkan verebiliyor. CVE-2019-5786 koduyla anılan bu güvenlik açığı, saldırganların web tarayıcısı üzerinden kurulu olduğu bilgisayarın işletim sistemine zararlı kod enjekte edebilmesine imkan tanıyor.

Google mühendisleri bu açığın güncel olduğunu ve halen siber saldırılar için aktif olarak kullanıldığından şüphelendiklerini bildirdiler. Bu yüzden de kullanıcıların Chrome tarayıcısını acilen güncellemeleri tavsiye ediliyor.

Chrome tarayıcısında en üst sağ köşedeki üst üste üç nokta sembolüne tıklayıp, açılan menüden Yardım>Google Chrome Hakkında sekmesine girin. Buradaki pencereden Chrome sürümünü ve güncel olup olmadığını görebilirsiniz.

Kaynak: technopat

Skype’ın yeni web sürümü yayınlandı, sadece Chrome ve Edge üzerinden ulaşılabiliyor

Safari ve Firefox kullanıcıları erişemiyor

Yeni tasarım oldukça sade. Ayrıca HD görüntülü görüşme ve görüşme kaydetme gibi imkanlar tanıyor. Arayüzün kullanım bakımından da oldukça iyi olduğu söylenebilir. Tabii ki en büyük eksisi Chrome ve Edge ile sınırlı kalması oluyor. SafariFirefox veya Opera gibi diğer tarayıcılardan Skype Web’e giriş yapmaya çalıştığınızda tarayıcınızın desteklenmediğine dair bir uyarı ile karşılaşıyorsunuz. Siteye Chrome/Edge ile giriş yapmanız veya Skype masaüstü sürümünü indirmeniz tavsiye ediliyor.

Skype’ın yeni web sürümü yayınlandı, sadece Chrome ve Edge üzerinden ulaşılabiliyor

Yeni Skype Web’e bu bağlantı üzerinden ulaşabilirsiniz. Bilgisayarınızın işletim sisteminin ise Windows 10 ve Mac OS X 10.12 veya üstü olması gerekli. Son olarak Brave Browser ve Vivaldi gibi Chromium tabanlı bazı tarayıcıların da siteyi desteklediğini belirtelim.

Kaynak: donanımhaber

Ulaştırma Bakanı 5G teknolojisi için müjdeyi verdi!

Ulaştırma Bakanı 5G teknolojisi için müjdeyi verdi!

5G bağlantısı, teknoloji dünyasının son yıllarda odaklandığı konu başlarından bir tanesi. Uzun bir zamandır ülkemizde de çalışmaların yürütüldüğü 5G teknolojisiile ilgili bugün Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan müjdeyi verdi.

Ulaştırma Bakanı 5G teknolojisi için müjdeyi verdi!

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, bugün bir takım ziyaretlerde bulunmak adına Bolu’ya geldi. Bolu Güney Çevre Yolu Şantiye’nde incelemelerde bulunan Cahit Turhan, burada basına kapalı olarak bir toplantı gerçekleştirdi.

Söz konusu bu toplantının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Ulaştırma Bakanı Cahit Turhan, önümüzdeki yıl ülkemizde de kullanıma sunulacak olan 5G teknolojisi hakkında müjdeyi verdi.

Ulaştırma Bakanı 5G teknolojisi

Cahit Turhan açıklamasında, ”Tüm vatandaşlarımıza hizmet verecek fiber optik altyapısını geliştireceğiz. Ülkemizde şuanda 4.5 G hizmet seviyesinde bir altyapımız var. 74 milyon adet abonemiz 4.5G hizmetinden faydalanıyor. Ama biz bununla da yeterli kalmayacağız. Önümüzdeki süreçte, 2020 yılında 5G hizmetini İnşallah Bolu’da ve ülkemizin önemli merkezlerinde hizmete sunacağız” ifadelerine yer verdi.

Türkiye 5G’ye ne zaman geçecek?

Yeni bağlantı hızı ile ilgili bildiğiniz üzere Ocak ayında bir takım somut adımlar atılmıştı. Turkcell ve Ericsson tarafından yapılan test ile beraber ilk canlı 5G araması İstanbul’da gerçekleşmişti. Söz konusu bu habere hemen aşağıda yer alan linkten ulaşabilirsiniz.

Bunun haricinde 2018 yılında  Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan yapmış olduğu açıklama ile birlikte hayatımızda birçok şeyi değiştirecek olan yeni bağlantı teknolojisi için merakla beklenen tarihi sonunda açıklamıştı.

Bakan Turhan yapmış olduğu açıklamada “Biz 5G’yi dünyada ilk kullanan ülke olmak için programımızı yaptık. 2020’de 5G hizmetini topluma sunmayı planlıyoruz.” ifadelerine yer vermişti.

Peki, siz 5G teknolojisi hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu konu ile ilgili düşüncelerinizi hemen aşağıda yer alan yorum kısmından aktarabilirsiniz.

Kaynak: shiftdelete

Ericsson 5G’yi 2019’da hayata geçirecek

14 servis sağlayıcısı ile 5G anlaşması imzaladığını duyuran Ericsson; şu anda ABD, Avrupa, Asya ve Avustralya’da 5G ağlarını piyasaya sunuyor.

Ericsson 5G'yi 2019'da hayata geçirecek

Ericsson Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Börje Ekholm, Ericsson’un güçlü, güvenli ve erişilebilir portföyünün desteğiyle 2019 yılında dünya genelinde 5G’ye geçiş yapacağını açıkladı. Ayrıca 5G’nin kritik bir ulusal altyapı olarak önemini belirten ve bu teknolojiye erken adapte olanların elde edecekleri avantajlara vurgu yapan Ekholm, “2019 yılında 5G’yi dünyanın dört bir yanında hayata geçiriyoruz.” dedi.

Ericsson 14 hizmet sağlayıcı müşterisiyle 5G ticari anlaşma ve 43 adet mutabakat imzaladı. Şirket, halihazırda dünyanın dört bir yanında, ABD, Avrupa, Asya ve Avustralya’da 5G ağlarını piyasaya sunuyor.Ekholm, ilerleyen dönemlerde yeni açıklamalar yapacaklarını belirtti.

Ekholm sözlerini şöyle sürdürdü: “Bireysel tüketiciler ve kurumlar 5G’yi bekliyor. Ericsson ConsumerLab tarafından yapılan araştırmaya göre, dünyadaki akıllı telefon kullanıcılarının üçte biri hemen veya altı ay içerisinde, 5G teknolojisini sunan bir hizmet sağlayıcıya geçecek. Bugün 5G’de en önde olan bölgeler ABD ve Asya.”

5G’nin, sektörü tüketici ürünlerinin ötesine; endüstriyel internete doğru taşıyacağının altını çizerken mobil robotbilimi ve tam elektrikli, otonom araçlar ile ilgili devam eden işbirliklerinden örnekler verdi.

Ericsson Radyo Sistemi’nin 2015 yılından bu yana 5G teknolojisine hazır olduğuna işaret eden Ekholm, uzaktan erişim yazılımının kurulmasıyla 5G Yeni Radyo (NR) sisteminin kullanılabileceğini belirtti.

Ekholm: “Bu, Ericsson’un, globalde müşterilerine halihazırda 3 milyondan fazla 5G’ye hazır radyo ulaştırdığı anlamına geliyor. Ericsson’un benzersiz spektrum paylaşım kapasitesi ve yaygın sabit ve dinamik orkestrasyon çözümleri Ericsson müşterilerini 5G kullanımında en avantajlı konuma taşıyacak.”

“Mevcut bantlarda 5G’ye en ekonomik geçişi sağlayan benzersiz Ericsson Spektrum Paylaşımı teknolojimiz sayesinde ülke çapında anında 5G kapsama alanına gireceğiz. 4G ile 5G trafiğini aynı spektrum üzerinde dinamik bir karma olarak kullanabiliyoruz. Bazılarına göre böyle bir spektrum paylaşımına imkan yoktu. Mühendislerimiz, gerçekten birinci sınıf bir iş çıkarıyorlar. Müşterilerimiz, spektrum paylaşımı ile 5G yarışına en önden başlama şansına sahip.”

Ekholm, Ericsson’un mobil ağlar için Kathrein firmasının anten ve filtre bölümlerini satın almayı planladığını açıkladı. Bu sayede şirketin gelişmiş aktif ve pasif anten alanındaki beceri ve yetkinlikleri artıyor olacak. Ericsson; Almanya, Romanya, Meksika ve Çin de dahil olmak üzere 20’den fazla konumda yaklaşık 4.000 kalifiye Ar-Ge, üretim ve satış uzmanını ekibine katacak.

Kaynak: milliyet