Bosch’tan Büyük Yenilik, Blockchain Tabanlı Buzdolabı! – Kriptokoin.com

Elektronik devi Bosch ve Avusturyalı enerji tedarikçisi Wien Energie, Blockchain teknolojisini kullanarak, müşterilerinin elektrik tüketimini takip etmelerine, izlemelerine ve kontrol etmelerine olanak sağlayan yepyeni bir buzdolabı geliştirmeye karar verdi.

Wien Energie yaptığı basın açıklamasında, bu ‘çığır açan’ buzdolabının Viyana’daki ANON Blockchain Zirvesi sırasında sergilendiğini belirtti. Bu teknolojinin gelecekteki hanelerin kendi güç kullanımlarını güvenli ve şeffaf bir şekilde kontrol etmelerine izin vereceğini söyledi.

Blockchain Tabanlı Buzdolabı

Blockchain teknolojisini kullanan bu buzdolabı, kullanıcıların buzdolabının ve dondurucu bölmesinin sıcaklığını ayarlamalarını ve belirli aralıklarla elektrik tüketiminin denetlenmesini ve CO2 ayak izinin incelenmesini sağlayan bir akıllı cihaz uygulamasıyla kontrol edilebilen bir uygulama tarafından denetlenmektedir. Üstelik kapılarını açık bırakırsanız, buzdolabı size bildirim gönderecek.

Wien Energie’nin CEO’su Peter Gönitzer, Blockchain teknolojisini kendileri için bir fırsat olarak gördüklerini belirtti. Buna ek olarak Blockchain tabanlı buzdolabını  pratikte pilot müşterilerle birlikte test ettiklerini söyledi.

Peter Gönitzer sözlerine şu şekilde devam etti:

“Amaç, enerji konusunu gelecekte daha savunmasız ve anlaşılır kılmaktır. Şimdiye kadar, güç basitçe pirizden geliyordu, şimdi ise Blockchain gücü bir makineye verebilir. ”


İki büyük şirket, önümüzdeki aylarda buzdolabını birkaç müşteriyle denemeyi planlıyor ve Wien Energie ve Blockchain firması Riddle & Code tarafından geliştirilen kentsel Blockchain altyapısını kullanarak daha geniş kapsamlı bir deneme yapabilmeyi umuyor.

Gönitzer, Blockchain teknolojisinin enerji piyasasında yeni iş modelleri yaratması gerektiğini ekledi.

‘Örneğin, bir e-şarj istasyonu daha sonra bir mahallenin çatısında bulunan güneş enerjisi sisteminden ve toptan satış borsalarından elektrik satın almak için Blockchain üzerindeki bir bilgisayar protokolünü ve otomatik sözleşmeleri kullanabilir ve daha sonra bir elektrikli arabaya pazarlayabilir.’

Her ne kadar güzel bir proje olsa da, buzdolabının kendisi Blockchain teknolojisini sunduğu özelliğiklerin dışında yeni veya çığır açan bir şey sunmuyor.

Yapılan açıklamalarda fiyat noktasından hiç bahsedilmedi. Bunun yanıda çoğu insan teknoloji tasarruflu buzdolabının ne kadarını tükettiği konusunda hiçbir fikre sahip değil.

Kaynak: kriptokoin.com

 

Türkiye’den Libya’ya seyahat uyarısı

Dışişleri Bakanlığı, Libya’daki gelişmelere ilişkin bu ülkeye yönelik seyahat uyarısı yayımladı.

“Libya’da yaşanan gelişmeler ve özellikle Trablus civarındaki çatışmalar dikkate alınarak, Libya’ya seyahat etmeyi öngören vatandaşlarımızın son gelişmeleri takip etmeleri ve seyahat planlarını bu çerçevede gözden geçirmeleri önerilmektedir.” ifadesi kullanılan duyuruda, Trablus Büyükelçiliği ve Misurata Başkonsolosluğunun faaliyetlerine normal şekilde devam ettiği belirtildi.

Duyuruda, gerekli durumlarda Trablus Büyükelçiliğine, Misurata Başkonsolosluğuna ve 24 saat hizmet veren Konsolosluk Çağrı Merkezi’ne ulaşılabileceği kaydedildi.

Büyükelçiliğe +218 21 340 11 40 / 41 / 43 / 44, Başkonsolosluğa +218 94 800 5436 ile +218 91 711 7154, Konsolosluk Çağrı Merkezi’ne ise +90 312 292 2929 telefon numaralarından ulaşılabileceği anımsatıldı.

Libya’nın doğusundaki askeri güçlerin lideri General Halife Hafter, 4 Nisan’da Trablus’u ele geçirmek için saldırı başlattıklarını açıklamıştı.

Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayiz es-Serrac da Başkomutan sıfatıyla Genelkurmay Başkanlığına gönderdiği talimatta, sivillerin hayatına yönelik tehditlere karşı Hava Kuvvetleri Komutanlığını operasyonlar düzenlemekle görevlendirmişti.

Kaynak: www.aa.com.tr

 

Forbes’tan Kripto Para Litecoin Yorumu, Gümüş Bitcoin Fiyat Öngörüsü

Borbes, Litecoin fiyat değerinin önemli ölçüde arttığını, bu artışta birçok teşvik edici faktörün etki ettiğini vurgulayarak, yüzde 200’den fazla bir artışın görüldüğünü belirtiyor.

Yeni bir Forbes makalesinde, “gümüş Bitcoin” olarak nitelenen Litecoin’in (LTC) kısa süre önce neredeyse 99 dolar seviyesine ulaştığı belirtiliyor. Bu fiyat değeri, 3 Nisan’da gerçekleşmiş vaziyette. LTC ,yıl başından bu yana yaklaşık yüzde 230 oranında değer kazanmış durumda.

LTC, BTC ve XRP’den Daha İyi Performans Gösteriyor

LTC’nin şu ana kadar bir miktar geri çekilmesine rağmen, hatta kazanımlarının bir kısmını kaybediyor olmasına rağmen, oran yılın başından bu yana % 200’den fazla artmış durumda. Bu bağlamda Litecoin  BTC, ETH, XRP ve BCH gibi en iyi on kripto para birimi içerisinde bu yılın başından beri en iyi performans gösteren kripto para birimi oldu.

Forbes, SFOX’in Litecoin’in yukarıda belirtilen yükselişini etkileyen beş temel faktörden bahsettiği bir rapordan alıntı yapıyor.

Yaklaşan LTC Halving Etkinliği

Ağustos 2019’da, LTC madenciliği ödülü yüzde 50 azalacak ve bu durum ekosisteme giren yeni kazılmış LTC miktarını azaltacak. Burada daha az koin olacağı için LTC fiyatının yükselmesi bekleniyor.

Binance gibi bazı platformlar aynı prensibi uyguluyor. Ancak bu amaca kendi kripto paralarını yakarak ulaşıyorlar.

Yatırımcıların Benimsenmeyi Daha da Genişletmesi

Charlie Lee 2011’de Litecoin’i piyasaya sürdüğünden beri, LTC’yi kabul eden yatırımcıların sayısı artmış durumda. Litecoin P2P koini anlamına geliyor. Bu yüzden kullanımındaki herhangi bir genişleme LTC oranlarında bir artışa neden olabilir.

Şimdiye kadar, SFOX “dünya çapında büyüyen ve gelişen onbinlerce ” yatırımcının mal ve hizmetlerini LTC’ye yatırdığını belirtiyor.

Diğer Faktörler

Litecoin’in yükselmesini sağlayan diğer faktörler arasında işlemlerin daha hızlı gerçekleşmesi yer alıyor. Bu yılın Ocak ayında 300’ün altında işlem kanalından başlayan ağ, şimdi yaklaşık 1.300’e yükselmiş durumda.

Üstelik, Cumartesi günü bildirildiği üzere LTC’nin kurucusu Charlie Lee, ödeme sistemini daha elverişli hale getirmek için Confidential Transactions adı verilen Gizli İşlemleri uygulama niyetinde.

Kaynak: kriptokoin.com

 

İsrail’de Özcan Deniz konserine yoğun ilgi

Biletleri günlerce öncesinde tükenen konser, başkent Tel Aviv’deki Menora Mictachim Arena’da düzenlendi.

Yoğun sevgi gösterileri arasında konserine başlayan Deniz, söylediği şarkılarla hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı.

ASLI DA SAHNEYE ÇIKTI

Konser sırasında Deniz’in İstanbullu Gelin dizisinde başrolü paylaştığı oyuncu Aslı Enver de sahneye çıkarak hayranlarını selamladı.

İsrail'de Özcan Deniz konserine yoğun ilgi

İsrailli yetkililerin verdiği bilgiye göre, biletleri 300 dolardan satılan konsere 11 bin kişi katıldı.

BU AKŞAM YİNE KONSER VAR

Özcan Deniz, bu akşam yine Tel Aviv’deki Menora Mictachim Arena’da bir başka konser düzenleyecek.

Bu akşamki konsere de 11 bine yakın müzikseverin katılması bekleniyor.
İstanbullu Gelin dizisi sayesinde ciddi bir hayran kitlesine sahip Özcan Deniz’in İsrail’de konser vereceği aylar öncesinde kamuoyuna yansımıştı.

İsrail'de Özcan Deniz konserine yoğun ilgi

KONSERİN İPTALİNİ İSTEYENLER DE OLDU

Bu haberin ardından “Filistin İçin İsrail’i Boykot Girişimi” olarak bilinen BDS hareketi, Deniz’den İsrail’deki konserini iptal etmesini istemişti.

BDS’den yapılan açıklamada, “İsrail Gazze’yi bombalarken ve her gün Filistinlileri öldürürken, İstanbullu Gelin’in bu ülkede yayınlanmasına izin vermeyin, konser davetini iptal edin.” çağrısı yapılmıştı.

İsrail'de Özcan Deniz konserine yoğun ilgi

Özcan Deniz ve Aslı Enver’in başrolü paylaştığı İstanbullu Gelin, İsrail’de en çok izlenen diziler arasında yer alıyor. Dizi sayesinde Deniz ve Enver’in geniş bir hayran kitlesine sahip olduğu İsrail’deki turizm firmaları,  İstanbullu Gelin’in çekildiği mekanlara turlar düzenlemeye başladı.

Kaynak: www.ensonhaber.com

 

Google Asistan artık daha görsel içerikli cevaplar verecek

Sesli asistanlar arasından arama motorundan aldığı güç sayesinde farklı bir noktaya çıkmayı başaran Google Asistan için çalışmalar devam ediyor. Uzun zamandır Türkçe dil desteği de bulunan sesli asistan bundan sonra daha fazla görsel içerik barındıran cevaplar verecek.

Cevap arayüzü yenileniyor

Google Asistan’ın verdiği cevapları daha hoş bir hale getirmek isteyen Google, arayüzün önceki ve sonraki hallerini gösteren fotoğraflar paylaştı. Bu fotoğraflara bakarak özellikle görselliğin öne çıkarıldığını söyleyebiliyoruz. Örneğin paylaşılan görseller arasında da görebileceğiniz restoran, hayvan vb. sorgular artık size daha çok fotoğraf sunacak. Ayrıca hisse senedi sorgulamalarında grafikler görebileceksiniz. Özellikle “Etkinlikler” kısmının bu değişimden en çok etkilenen bölüm olduğunu söyleyebiliriz. Oluşturduğunuz her etkinliğin yanında konum, fotoğraf vb. ön izlemeler görebiliyorsunuz.

Google Asistan artık daha görsel içerikli cevaplar verecek

Değişimler Google Asistan’ı daha anlaşılır ve sade bir hale getiriliyor. Herhangi bir sonuç bulunamadığı zaman gösterilen web araması sonuçları da bundan sonra alt alta sıralanmak yerine yan yana gösterilecek.

Yeni Google Asistan güncellemesi Google Play’deki yerini şimdiden aldı. Yavaş yavaş tüm kullanıcıların hizmetine açılacaktır.

Kaynak: www.donanimhaber.com

 

Kripto Para Ripple’da Devasa XRP Transferi Sürüyor

Kripto para balina gözlemcileri, Ripple tarafından yapılan büyük XRP hareketlerini takip ediyor.

Geçtiğimiz gün, şirket beş ayrı işlemde toplamda 30.200.000 $ değerinde 85.299.895 XRP’yi taşıdı.

Yapılan Hareketler

  1. 3.5 Milyon Dolar değerinde 10,000,000 XRP  Funding Wallet 1 isimli cüzdandan bilinmeyen bir cüzdana gönderilmiş durumda.
  2. 7.2 Milyon Dolar değerinde 19,999,895 XRP Ripple’ın OTC dağıtım cüzdanından bilinmeyen bir cüzdana gönderilmiş durumda.
  3. 7.2 Milyon Dolar değerinde 20,000,000 XRP Ripple’dan XRP II isimli cüzdana gönderilmiş durumda.
  4. 5.4 Milyon Dolar değerinde 15,000,000 XRP Ripple’dan bilinmeyen bir cüzdana gönderilmiş durumda.
  5. 7.3 Milyon Dolar değerinde 20,300,000 XRP Ripple’dan Ripple’ın OTC dağıtım cüzdanına gönderilmiş durumda.

Ripple tipik olarak OTC dağıtım cüzdanlarından XRP sattığından, işlemlerden birinde üçüncü tarafa 7,2 milyon dolarlık XRP satışının yapıldığı görülüyor.

Ayın başında, Ripple kripto para borsalarına ve diğer kurumlara satılabilecek fonları sağlamak üzere emanetten 300 milyon $ değerinde bir milyar XRP’yi piyasaya sürdü.

Yapılan Bağış

Bu arada, Ripple kurucu ortağı Chris Larsen, dijital varlıkta şimdiye kadar yapılmış en büyük bağışlardan biri olarak tanımlanan bir miktarı ABD üniversitesine gönderiyor.

Larsen ve eşi Lyna Lam, bağışların çoğu XRP olacak şekilde San Francisco Devlet Üniversitesine 25 milyon Dolar bağış yaptıklarını ifade ediyorlar.

Larsen San Francisco Devlet Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunu. Üniversite, yapılan bağışı öğrencilerin küresel girişimcilik ve finans teknolojisi ekosistemleri hakkında bilgi edinmelerine yardımcı olacak programları geliştirmek için kullanacak.

“Bu çığır açan bağış, İşletme Fakültesinin pozisyonunu, iş inovasyonu ve girişimciliği ile ilgili olarak belirgin bir şekilde gelişen sektörle ilgili bir merkez üssü olarak konumlandıracak. Chris, Lyna ve Rippleworks yenilikçi olup bağışları, öğrencilerimizin yeni nesil girişimciler ve küresel iş liderleri olmaları için iş ve teknoloji alanlarına yaratıcı ve stratejik bir şekilde yaklaşmalarını sağlayacak.”

Diğer Bağış Alan Kurumlar

2017 yılında Berkeley, 50.000 Dolardan fazla bir değere sahip ilk Bitcoin bağışını kabul etmişti. Bloomberg tarafından yayınlanan bir rapora göre, MIT ve Cornell, kripto para bağışlarında açıklanmayan miktarları kabul etmiş durumdalar.

Ripple, aynı zamanda, dünyadaki bir düzineden fazla üniversiteye 50 milyon Dolar bağışlamak ve yeni bir blok zinciri ve kripto para eğitimini teşvik etmek için yeni Üniversite Blok Zinciri Araştırma Girişimi’ni (UBRI) kullanıyor.

Şirket ayrıca “İyilik için Ripple” olarak adlandırılan bir sosyal etki girişimi de başlatmış durumda ve yakın zamanda San Francisco Körfezi Bölgesi’ndeki ailelerin mücadelesine yardımcı olmak için 1 milyon Dolar bağışta bulunmuş vaziyette.

Kaynak: kriptokoin.com

 

Minderde büyük heyecan başlıyor

Avrupa Güreş Şampiyonası yarın Romanya’da başlayacak.

Başkent Bükreş’in ev sahipliği yapacağı organizasyon 7 gün sürecek. Şampiyona, erkekler serbest stil, grekoromen ve kadınlarda 10’ar sıklette gerçekleştirilecek.

Romanya’da 30 sporcuyla yer alacak Türkiye, tüm sıkletlerde madalya mücadelesi verecek.

Avrupa Güreş Şampiyonası’nın ilk gününde erkekler serbest stil 57, 65, 70, 79 ve 97 kiloda elemeler ile çeyrek ve yarı final müsabakaları yapılacak.

Türkiye’yi 57 kiloda Süleyman Atlı, 65 kiloda Selahattin Kılıçsallayan, 70 kiloda Mustafa Kaya, 79 kiloda Muhammet Nuri Kotanoğlu ve 97 kiloda Fatih Yaşarlı temsil edecek.

Rıza rekor için mindere çıkacak

Grekoromen stil 130 kiloda Türkiye’yi temsil edecek Rıza Kayaalp, üst üste 8, toplamda ise 9. kez Avrupa şampiyonu olabilmek için mindere gelecek.

Rıza Kayaalp, Bükreş’te kürsünün zirvesinde yer alması halinde en fazla Avrupa şampiyonluğuna ulaşan Türk güreşçi olarak tarihe geçecek.

Geçen yıl Dağıstan’da 8. kez Avrupa şampiyonluğuna ulaşan Rıza, Gençlik ve Spor Bakan Yardımcılığı görevini yürüten eski milli güreşçi Hamza Yerlikaya’nın rekorunu egale etmişti.

Taha 7. şampiyonluk peşinde

Serbest stil 125 kiloda yarışacak Taha Akgül, Avrupa şampiyonalarındaki altın madalya sayısını 7’ye çıkarmaya çalışacak.

Türkiye’ye 2016 Rio Olimpiyatları’nda tek altın madalyayı kazandıran isim olan Taha, serbest stilde 6 kezle en fazla Avrupa şampiyonluğuna ulaşan Türk güreşçi unvanını elinde bulunduruyor.

“İlklerin kadını” yine zirvede yer almaya çalışacak

Kadın güreşinin öncülerinden Yasemin Adar, üst üste 4. Avrupa şampiyonluğunu hedefliyor.

Yasemin, organizasyon tarihinde Türkiye’ye kadınlarda ilk altın madalyasını 2016’da Letonya’nın başkenti Riga’da kazandırarak tarihe geçmişti. Milli sporcu aynı zamanda dünya şampiyonluğuna ulaşan tek kadın Türk güreşçi unvanına da sahip.

Metehan ilk Avrupa şampiyonluğunu hedefliyor

Son iki dünya Şampiyonası’nda küsünün zirvesinde yer alarak dikkati çeken Metehan Başar, Bükreş’e Avrupa şampiyonalarındaki ilk altın madalyasını boynuna takmak için gidecek.

28 yaşındaki Metehan, 2017’de Sırbistan’ın Novi Sad kentinde düzenlenen Avrupa Şampiyonası’nda gümüş madalya elde ederken, geçen yıl Dağıstan’dan madalyasız dönmüştü.

Soner’in yerine Yakup mücadele edecek

Serbest stil 74 kiloda son üç Avrupa Şampiyonası’nda altın madalya kazanan Soner Demirtaş’ın yerine, dünya ve Avrupa ikinciliği bulunan Yakup Gör Türkiye’yi temsil edecek.

Soner, geçen yıl Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de yapılan dünya Şampiyonası’nda kürsünün uzağında kalmıştı.

Milliler, Dağıstan’da tarih yazmıştı

Ay-yıldızlı güreşçiler, geçen yıl Rusya Federasyonu’na bağlı Dağıstan Özerk Cumhuriyeti’nde düzenlenen Avrupa Güreş Şampiyonası’nda tarihi bir başarı elde etmişti.

Türkiye, Kaspiysk kentindeki şampiyonada 5’i altın, 8’i bronz olmak üzere toplam 13 madalya kazanmıştı.

Avrupa şampiyonalarında en fazla madalya sayısına ulaşan milliler, Dağıstan’da önemli bir başarıya imza atmıştı.

Türkiye, takım halinde ise serbest stil ve kadınlarda 3. olmuştu. Şampiyonada 2 altın ve 3 bronz madalya kazanan Kadın Güreş Milli Takımı, tarihinin en iyi derecesini elde etmişti. Türkiye, Avrupa şampiyonalarında kadınlarda ilk kez iki şampiyon (Yasemin Adar ve Elif Jale Yeşilırmak) birden çıkarmıştı.

Romanya kadrosu

Avrupa Güreş Şampiyonası’nda madalya mücadelesi verecek milli sporcular şöyle:

Erkekler serbest stil:

57 kilo: Süleyman Atlı

61 kilo: Recep Topal

65 kilo: Selahattin Kılıçsallayan

70 kilo: Mustafa Kaya

74 kilo: Yakup Gör

79 kilo: Muhammet Nuri Kotanoğlu

86 kilo: Fatih Erdin

92 kilo: İbrahim Bölükbaşı

97 kilo: Fatih Yaşarlı

125 kilo: Taha Akgül

Grekoromen:

55 kilo: Şerif Kılıç

60 kilo: Kerem Kamal

63 kilo: Rahman Bilici

67 kilo: Atakan Yüksel

72 kilo: Cengiz Arslan

77 kilo: Fatih Cengiz

82 kilo: Emrah Kuş

87 kilo: Metehan Başar

97 kilo: Fatih Başköy

130 kilo: Rıza Kayaalp

Kadınlar:

50 kilo: Evin Demirhan

53 kilo: Zeynep Yetgil

55 kilo: Bediha Gün

57 kilo: Elif Yanık

59 kilo: Elif Jale Yeşilırmak

62 kilo: Aslı Tuğcu

65 kilo: Aslı Demir

68 kilo: Merve Pul

72 kilo: Buse Tosun

76 kilo: Yasemin Adar

Kaynak: www.aa.com.tr

 

Beşiktaş ile Çaykur Rizespor 36. randevuda

Beşiktaş ile Çaykur Rizespor, ligde yarın 36. kez karşı karşıya gelecek.

İki ekip arasında geride kalan 35 lig maçından 22’sini Beşiktaş, 7’sini Çaykur Rizespor kazandı, 6 karşılaşma ise berabere sonuçlandı.

Rekabetteki son 6 maçtan galip ayrılan Beşiktaş, toplamda rakip fileleri 60 kez havalandırdı, Çaykur Rizespor ise 33 gol attı.

Sezonun ilk yarısında İstanbul’da yapılan müsabakayı Beşiktaş 4-1 kazandı.

Çaykur Rizespor 13 maçtır kazanamıyor

Çaykur Rizespor, Beşiktaş’ı Süper Lig’de 13 maçtır yenemiyor.

Rakibi karşısında ligdeki son galibiyetini 17 Şubat 2006 tarihinde İstanbul’da 1-0’lık sonuçla alan yeşil-mavili ekip, daha sonraki 13 maçtan 9’unu yitirdi, 4’ünde berabere kaldı.

Rize’deki maçlar

Çaykur Rizespor ile Beşiktaş arasında Rize’de yapılan 16 lig maçında galibiyet sayısında siyah-beyazlıların 4 farkla üstünlüğü bulunuyor.

Beşiktaş, deplasmanda 9 kez kazanırken, ev sahibi Çaykur Rizespor 5 kez galip geldi. Rize’deki 2 maçta ise eşitlik bozulmadı, siyah-beyazlılar 21, yeşil-mavililer ise 18 gol attı.

Bu arada, 1987-1988 sezonunda Rize’de oynanması gereken maç, Çaykur Rizespor’un cezası nedeniyle Ankara’da yapılmış ve Beşiktaş 3-0 kazanmıştı.

Beşiktaş’a tarihi yenilgiyi tattırdı

Beşiktaş ile Çaykur Rizespor arasında 2000-2001 sezonunda Rize’de yapılan lig maçında, siyah-beyazlı ekip tarihi bir hezimet yaşadı.

Sezonun 20. haftasında, 11 Şubat 2001’de yapılan karşılaşma siyah-beyazlı ekip açısından tarihe geçecek bir yenilgiye sahne oldu. Çaykur Rizespor bu maçta rakibini 5-1 yendi.

Bu sonuç Beşiktaş’ın lig tarihinde, 5-0’lık Bursaspor yenilgisinin ardından en kötü ikinci mağlubiyeti olarak kayıtlara geçti.

Kaynak: www.aa.com.tr

 

Adını NATO füzesinden alıyor!

Uzakdoğulu üreticiler arasında son yıllarda en ciddi aşama kaydedenlerden biri hiç kuşkusuz Kia oldu. Kalite çıtasını oldukça yukarı çekerken, bunu “lüks” için ortaya çıkardığı yeni bir marka ile değil orjinal markası ile yaptı.

Kia, son dönemde özellikle Sportage ile ciddi bir sükse yaparken aslında Türk pazarına kendini kabul ettirmesini sağlayan ise yıllar önce son derece rekabetçi bir fiyat kalite orantısıyla piyasaya soktuğu Sorento olmuştu.

Türk pazarında olumlu bir repütasyonu olan Kia’nin spor otomobillere olan ilgisi de eskilere dayanıyor. Farklı konseptlerle, iddialı spor otomobil arayışları içinde her zaman varolan Kia’nın, bu konudaki en bilinen hamlesi 1990’ların ortasında gelmişti.

O dönem, Lotus’un eğlenceli spor otomobili Elan’ın haklarını satın alan Kia bu aracı Kia Elan diye piyasaya sürmüştü.

GEÇMİŞİ 7 YILI BULUYOR

Bugün sizlere anlatacağım Kia’nın yeni Grand Tourismo’su Stinger’ın geçmişi ise yaklaşık 7 yıl öncesine uzanıyor. Marka GT kopseptini ilk olarak 2011 Frankfurt Otomobil Fuarı’nda ortaya çıkarmıştı.

Üç yıl sonra Kuzey Amerika Ulaslararası Otomobil Fuarı’nda GT 4 Stinger örtünün altından çıktı. Kia’nın Avrupa’daki dizayn merkezinde Peter Schereyer ve Kia’nın şef dizaynırı Gregory Guillaume tarafından çizilmiş, mühendisliği ise Kia’nın BMW’nin motorsporları bölümü M’den transfer ettiği Albert Biermann tarafından yapılmıştı.

Dizaynındaki ana unsur hedefe önce varacak bir yarışçı üretmek değil, tüm yolculuğu bir keyfe dönüştürecek bir sporcu sedan ortaya çıkarmaktı.

Kia Stinger, 2017 yılında bayilere verilmeden önce, Kore’deki yarış pistinde 1000 millik non stop bir test ve ardından da dünyanın en zorlu pisti Nürburgring’te de 17 bin kilometre boyunca denendi.

Kia’nın bu sporcu sedanı adını, NATO ordularının yıllardır kullandığı yerden havaya bir füze sisteminden alıyor. Ve gerçekten de adının hakkını verdiğini ilerleyen satırlarda anlatacağım.

TÜRKİYE’YE GELMESİNİ BEKLEMİYORDUM

Üç farklı motor seçeneği ile üretilen ve 2 litre benzinli, 3.3 litre benzinli ve 2.2 litre dizel motorlarla donatılan araç, piyasaya çıkar çıkmaz çok hak ettiği bir saygıya mazhar oldu.

Türkiye’de satışa sunulmasını beklemediğim Kia Stinger dünya pazarında yaklaşık 1.5 yıl kadar önce bayilere ulaştı ve kısa bir süre önce de Türkiye’ye geldi.

Stinger Türkiye’de ne yazık ki tek motor seçeneği ile satışta. 244 beygir üreten 2 litrelik şahane turbo küçük benzin motorlu seçeneği ile.

Stinger’in Türkiye’deki ilk deneme sürüşünü biz yaptık ancak ne yazık ki, benden kaynaklanan nedenler ile bir kaç hafta gecikme ile sizlere aktarıyoruz.

Doğrusunu isterseniz, Habertürk’ün otomotiv editörü Yiğit, “Kia Stinger teste gelecek” dediği zaman benim hayalim 3.3 litrelik motora sahip, 370 hp güç üreten canavardı.

Ancak ne yazık ki bu seçenek Türkiye’ye ithal edilmediği için bize gelen 2 litrelik 244 beygir gücünde olan oldu.

FARKLI MODELLERDEN İZLER TAŞIYOR

Otomobili gördüğüm anda dış dizaynına bayıldığımı itiraf etmeliyim. Stinger GT, gerçekten 10 numara bir çizime ve hatlara sahip.

Oldukça hibrit yani melez bir dizayn. Pek çok farklı ama hepsi heyecan verici otomobilden izler taşıyor.

Mesela yandan bakınca hafif bir BMW 7 serisi esintisi. C sütununa doğru biraz Audi A7 havası ama daha güzeli. Arkadan ise bolca Maserati Ghibli, az biraz da Dodge Charger.

Arkadaki iki tarafta çifterden 4 egzos çıkışı oldukça Maserati Quattroporte. Ön görünüm ise hayli Kia ama ön kaputun üzerindeki ızgaralar oldukça Aston Martin. Biraz karışık ama yakışıklı bir melez.

Önde geniş çift katmanlı hava ızgaralarının iki yanında çekik, led gündüz farlarının içinde yeni akıllı led farlar. Ön tarafın yan altlarında da yine şık ve sportif hava girişleri.

Hem motora hem frenlere soğuk hava sağlıyor. Yandan yağ gibi, rüzgar gibi akan tasarım oldukça basık bir arka sona sahip. Çok sporcu duruyor.

19 inçlik büyük ve şık jantlar da otomobile çok şey katmış. Otomobilin basıklığı nedeniyle jantlar olduğundan daha büyük sanki 20 hatta 21 inçmiş gibi görünüyor.

BİLGİ EKRANI İÇ MEKANA YAKIŞMIYOR

Stinger’ın içi sade ama sportif bir havaya sahip. Kaliteli bir iç donanım ve çok insan dostu bir tasarım. Ama içerde tek bir şey çok kötü ve fena halde göze batıyor.

Yerleştirilecek bir yer bulunamadığı için ortada bırakılmış duygusu veren 8 inçlik bilgi ekranı. Gerçekten de otomobilin klasına ve kalitesine yakışmıyor.

Yani Fiat Egea’da da, Ford Focus’ta da aynı görüntü var. Ama Stinger ne Egea ne de Focus. Açıkçası olmamış yani.
Sıfırdan dizayn edilmiş bir otomobilde olmaması gereken bir durum.

Bunun dışında her şey çok şık. Malzeme kalitesi de kullanım kolaylığı da, tasarım da çok çok iyi. Hele hele sportif direksiyon süper. Direksiyon üzerindeki kumandalar çok kullanışlı, adaptif cruise kontrol çok başarılı.

Bilgi ekranının ara yüzü ve yazılımı süper değil ama yeterli.
Müzik sistemi ise tam anlamıyla şahane. Otomobilin içini konser salonuna çeviriyor.

Otomatik vitesin topuzu şık, biraz Peugeot’yu andırıyor. İçerdeki tüm butonlar kaliteli malzemeden yapılmış ve çok hoş görünüyorlar. Otomobilin sürüş seçeneklerini ayarlayan yuvarlak buton da öyle.

Ben Stinger’ı genelde spor ve pist sürüş seçeneklerinde kullandım. İzlenimlerimi de az sonra anlatacağım.

Elektrikli, ısıtmalı, soğutmalı sportif koltuklar rahat ve benim sevdiğim gibi hafifçe sert. Arka koltuklarda ise uzun boylu birinin oturması biraz tatsız. Çünkü tavan arkaya doğru fazla eğimli ve yolcuları rahatsız edebilir. Önde diz mesafeleri gayet başarılı iken arkada aynı başarı söz konusu değil.

GÜÇ AKTARIMI PORSCHE’Yİ KISKANDIRACAK CİNSTEN

Sürüşe gelirsek.
Son zamanlarda başta BMW ve Jaguar olmak üzere pek çok üretici çok başarılı ve çok güçlü 2 litrelik motorlar üretiyorlar ve bunlardan 250 beygirin üzerinde güç almayı başarıyorlar.

Ancak bunların hiç biri bu gücü Kia Stinger GT kadar başarılı bir biçimde tekerleklere aktaramıyor. Kia’nın motor gücünü yere aktarmadaki başarısı Porsche’yi kıskandıracak cinsten.

Kia, 244 beygir olduğu söylenen ama bana göre bundan biraz daha fazla üç verdiğini düşündüğüm 2 litrelik motoruyla 0’dan 100 kms sürate 6 saniyede çıkıyor. Son sürati bilmiyorum ama 230 kms’nin üzerine rahatça çıktığına şahadet ederim.

Arkadan itişli Stinger’ın yol tutuşu fena değil. Süper diyemiyorum çünkü gaza basılarak girilen virajlarda bir miktar yoldan çıkma eğilimi gösteriyor. Bu sürüş özelliği ile de bir önceki nesil Maserati Quattroporte’yi andırıyor.

Düz yolda oldukça iyi gidiyor ama vites küçültüp gaza basıldığı zaman arka taraf biraz kayıyor. Pist modunda oluyor tüm bu söylediklerim çünkü otomobilin elektronik kontrolleri oldukça zayıflıyor bu modda.

Dahası yarış modunda kalkış yaparken otomobil sanki 244 değil de 400 beygir gibi haraket ediyor ve otomobile spin attırıyor. Tabii bunda ıslak zeminin de etkisi var.

TÜKETİMİ 15 LİTREYİ BULUYOR

Fren mesafesine gelirsek, o da çok başarılı. Stinger 100 kms hızda sert frende hiç bir savrulma veya izden çıkma belirtisi göstermeden 40 metre gibi bir mesafede durmayı başarıyor.

Tüketim ise oldukça gazlı ve seri sürüş sonrasında 100 km’de yaklaşık 15 litre civarı oldu.
Makul sürüşle bunu 10 litrelere indirmek belki mümkün ama makul süreceksem niye Stinger alayım demek daha mümkün.

Stinger, kullandığımız haliyle yaklaşık 500 bin TL’lik bir fiyat etiketine sahip.
Fiyat oldukça makul. Üzerinde Kia değil başka bir amblem olsa 2 katına bile müşteri bulabilir.

Kaynak: www.haberturk.com

 

Adana Portakal Çiçeği Karnavalı’nda renkli görüntüler

Adana 7. Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı

Adana’da, bu yıl 7. kez “Nisan’da Adana’da” temasıyla düzenlenen Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı, kortej yürüyüşü ve açılış töreniyle başladı. Karnaval için kente gelen çok sayıda ziyaretçi Atatürk Parkı’nda bir araya geldi. Çeşitli kostümler giyen ve portakal çiçeği temasına uygun aksesuarlar takan katılımcılar da renkli görüntüler oluşturdu. ( İbrahim Erikan – Anadolu Ajansı )

Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı için kente gelen çok sayıda ziyaretçi, Atatürk Parkı’nda toplandı.

Çeşitli kostümler giyen ve portakal çiçeği temasına uygun aksesuarlar takan katılımcılar, kortej yürüyüşüyle renkli görüntüler oluşturdu.

Katılımcılar, parkta başladıkları yürüyüşü Ziyapaşa Bulvarı’nda sürdürüp Uğur Mumcu Meydanı’nda sona erdirdi.

Yürüyüşe, Adana Valisi Mahmut Demirtaş, milletvekilleri, belediye başkanları, karnavalın fikir öncüsü ve “Nisan’da Adana’da” Komitesi Başkanı Ali Haydar Bozkurt ile sanat camiasından isimler katıldı.

Katılımcılar, törende selamlama konuşmasının ardından gongu çalarak karnavalı başlattı.

Etkinlik kapsamında çeşitli dans gösterileri ve konserler düzenlendi.

Kaynak: www.aa.com.tr