AB’nin yüzde 43’ü ormanlık alandan oluşuyor

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), “21 Mart Dünya Ormancılık Günü ve Orman Haftası” dolayısıyla Avrupa Birliği‘ndeki (AB) ormanlık ve ağaçlık alanlara ilişkin son verilerini yayımladı.

Buna göre, AB ülkelerinin yaklaşık 182 milyon hektar ormanlık ve ağaçlık alana sahip olduğu ortaya çıktı.

Verilere göre, AB’nin yüzde 43’ünü ormanlık alanlar oluşturuyor. Tarım için kullanılan alanların oranı ise yüzde 41 olarak kayda geçti.

En fazla ormanlık alan İsveç’te

AB ülkeleri arasında en fazla ormanlık alana sahip ülke İsveç (30,5 milyon hektar) olarak ön plana çıkarken, bu ülkeyi İspanya (27,6 milyon hektar) ve Finlandiya (23 milyon hektar) takip etti. Söz konusu ülkeler, AB’deki ormanlık ve ağaçlık alanın toplam yüzde 29,4’ünü oluşturdu.

Rapordaki verilere göre, Türkiye 21,9 milyon hektar ormanlık ve ağaçlık alana sahip bulunuyor. Türkiye bu rakamla, 28 AB üyesiyle karşılaştırıldığında dördüncü sırada yer alarak, Fransa (17,6 milyon hektar), Norveç (14,1 milyon hektar), Almanya (11,4 milyon hektar), İtalya (11,1 milyon hektar) ve Polonya (9,4 milyon hektar) gibi birçok üye ülkeyi geride bıraktı.

Kaynak: www.aa.com.tr

Down sendromlu sporcu madalyaya doymuyor

Ailesinin desteğiyle başladığı yüzme sayesinde hayatı değişen 27 yaşındaki down sendromlu milli sporcu Fatma Çağla Demir, katıldığı şampiyonalardaki başarılarıyla dikkati çekiyor.

Birçok branş deneyen ve sonunda yüzmede yeteneğini keşfeden milli sporcu, başarının engel tanımayacağını aldığı madalyalarla gösteriyor.

Yüzme branşında ulusal ve uluslararası başarılarıyla örnek olan Fatma Çağla, günde 4 saat çalışarak, önce Avrupa ile Dünya Şampiyonası’nda podyuma çıkmayı, daha sonra da 2020’de Antalya’da düzenlenecek 2. Down Sendromlular (Trisome) Dünya Spor Oyunları’nda madalya kazanmayı hedefliyor.

Milli takıma 2013’te seçilen Fatma Çağla, kariyerine çeşitli yarışmalarda 80’in üzerinde madalya sığdırdı.

Demir: “Olimpiyat için hazırlanıyorum”

Down sendromlu milli yüzücü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, katıldığı şampiyonalarda birçok başarısı olduğunu söyledi.

Antrenörünü çok sevdiğini ve birlikte daha çok çalışarak daha iyi başarılar elde edeceğini ifade eden Fatma Çağla, “Önümüzdeki Avrupa Şampiyonası’na sıkı çalışıyorum. Hedefim, Avrupa ve Dünya Şampiyonası’nda birinci olduktan sonra olimpiyatlara katılmak. Olimpiyat için hazırlanıyorum. İnşallah orada da başarılı olacağım. Hayırlısıyla oraya gidip, ülkemi temsil edeceğim.” diye konuştu.

Kendisi gibi down sendromlu arkadaşlarına seslenen Fatma Çağla, “Arkadaşlarım kendilerine iyi bir antrenör bulsun, çalışsın, benim gibi başarılı olsun. Down sendromlular artı bir, daha başarılı olur. Arkadaşlarım evinden çıksın, Spor yapsın. ‘Gelin siz de yüzün.’ diyoruz. Yılmayın, pes etmeyin.” ifadelerini kullandı.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la Sakarya ziyaretinde görüşme fırsatı bulduğunu dile getiren Demir, kendisine sarıldığını ve bir süre sohbet ettiklerini anlattı.

Baba Demir: “Çocuklarımıza Spor yaptırmamız gerekiyor”

Fatma Çağla’nın babası Orhan Demir, down sendromlu çocukların hayata hazırlanması için küçük yaşlardan itibaren toplum içinde tutulması gerektiğini vurguladı.

Eğitimin önemine işaret eden Demir, şöyle devam etti:

“Down sendromlu kızım, Avrupa şampiyonalarında ikincilik, üçüncülük aldı. Dünya beşinciliği aldı. İlkokul, ortaokul ve liseyi kaynaştırma okudu, şu an üniversite okuyor. Burada sporun katkısı yadsınamaz. Kızım down sendromlular içinde belli bir yere gelmiş ve rol model olmuş konumda. Sporla hayatın içinde kalabiliyorlar. Sağlıkları daha iyi, öz güvenleri daha yüksek oluyor ve bireysel kabiliyetleri artıyor. Bunları bilerek çocuklarımıza Spor yaptırmamız gerekiyor. Bunun için down sendromlu çocuklarımıza sportif yetenek taraması yapılmasıyla alakalı girişimlerimiz var. Bunun ortamı da hazırlandı. Çocuklarımızı sporla hayata kazandırmalıyız. 2020’de Down Sendromlular Dünya Spor Oyunları Antalya’da düzenlenecek. 6-7 branşta yarışma yapılacak. Sportif olarak yeteneği olan çocuklarımızın ülkemizi temsil etmelerini sağlayacağız.”

Fatma Çağla doğduğunda doktorların down sendromluları, “Okuyup yazamaz, kendi işlerini göremez.” şeklinde tanıttığını, bunu duyunca çok üzüldüklerini aktaran Demir, daha sonra kızları için neler yapabileceklerini düşünüp araştırdıklarını anlattı.

Kızını sürekli hayatın içinde tuttuğunu vurgulayan Demir, “Çocuğumuz hangi branşta başarılı olabilir diye, 6-7 Spor branşını denedik. Resim, folklor, müzik gibi etkinliklerden hangisine yeteneği var diye denemeler yaptık. Dedesi ve annesi sayesinde çocukluğundan beri yüzmeyi biliyordu. Havuzda yüzdürüp bu branşı da denedik. Baktık ki başarılı oluyor, onun üzerine gittik. Haftanın 6 günü antrenman yapıyor, ben de onun peşinde koşuyorum. Güzel başarılar elde etti ve ülkemizi temsil etti.” diye konuştu.

Kızının 2011’de havuzda yüzmeye başladığını, 2012’de katıldığı Türkiye Şampiyonası’nda dereceler elde ettiğini belirten Demir, 2013’te Türkiye şampiyonluğuna uzandığını aktardı.

Kızının 2013’te milli takıma seçildiğini dile getiren Demir, “Çağla, Türkiye’de düzenlenen Avrupa Şampiyonası’na katılmıştı ve ülkemize ilk madalyasını kazandırdı. Portekiz’de Avrupa ikincisi daha sonra da Avrupa üçüncüsü oldu. Sonraki yıllarda hep milli takım kadrosunda yer aldı. O yarışmalardan da Allah’a şükür madalyasız dönmedik. Avrupa ikincilikleri, üçüncülükleri oldu, Dünya beşincisi oldu. Serilerinde birincilikler, ikincilikler elde etti. Bu zamana kadar başarıları bizim yüzümüzü güldürdü, ülkemizin de yüzünü güldürdü, bayrağımızı göndere çektirdi. O yüzden ona minnettarız.” değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: www.aa.com.tr

TİKA’nın yardım faaliyetleri Türkiye ve dünya gündeminde

Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) dünyanın dört bir yanında gerçekleştirdiği proje ve faaliyetlerle ilgili yaptığı çalışmalar, sosyal medyada büyük yankı uyandırarak, Twitter‘da Türkiye gündeminin birinci sırasına oturdu.

TİKA’nın resmi Twitter hesabından “Türkiye Türkiye’den Büyüktür” etiketiyle paylaşılan ve dünyanın farklı coğrafyalarında yaptığı projelerden bahsedilen kısa film, Twitter’da bir süreliğine Türkiye gündeminin birinci sırasında, dünya gündeminde ise 5. sırada yer aldı.

2019_Mart_bir.jpg

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın, “Bir şey yap iyi olsun. Hizmetten, hürmetten, merhametten müteşekkil olsun. Kalpleri yumuşatsın, garibin, yolcunun, zayıfın derdine derman olsun.” ifadeleriyle başlayan video, sosyal medyada geniş bir kitleye ulaştı.

TİKA olarak, “Nerede görsen gönlü kırık merhem ol sen” düsturuyla, 59 ülkede 61 ofisle dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için çalışıldığının altı çizilen videoda, Başkanlığın farklı coğrafyalarda gerçekleştirdiği yardım faaliyetlerinden görüntüler yer alıyor.

Kısa filmde, başta Türk dünyası ve komşu ülkeler olmak üzere dünyanın dört bir yanına Türkiye’nin yardım elini uzatan TİKA’nın eğitim, sağlık, altyapı, tarım, teknoloji, kültür, bilim, sanat, turizm, tarihi eserler alanlarında ve dünya genelindeki Türk şehitliklerinin restorasyonu kapsamında gerçekleştirdiği binlerce çalışmadan örnekler sunuluyor.

2019_Mart_iki.jpg

Balkanlar’dan Orta Doğu’ya, Afrika’dan Latin Amerika’ya, Güney Asya’dan Pasifik’e kadar dünyanın dört bir yanında okullar inşa eden TİKA’nın eğitim alanında gerçekleştirdiği 4 bin 250 projeden bazılarının görüntülerinin kullanıldığı videoda, birlik beraberlik, barış ve dayanışma mesajları veriliyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “TİKA’nın gerçekleştirdiği projelerle Türk Tipi Kalkınma Modelini ortaya koyduğumuzu düşünüyorum.” ve “Türkiye Türkiye’den Büyüktür. Coğrafi sınırlarımız başkadır. Gönül sınırlarımız bambaşkadır.” ifadesinin yer aldığı filmde, TİKA’nın, insanın, dünyanın neresinde olursa olsun, hak ettiği şartlarda yaşayabilmesi amacıyla ortaya koyduğu çalışmalar anlatılıyor.

 

Kaynak: www.aa.com.tr

Yeni Renault Clio Cenevre’de en iyi otomobil seçildi

Yeni Clio, Cenevre Otomobil Fuarı’nda dünya prömiyerinin gerçekleştirilmesinin ardından ilk ödülünü kazandı. Yeni Clio, halka açık oylamada, Grand Prix RTL – Auto Plus – Turbo’da Cenevre 2019 Otomobil Fuarı’nın ‘’En İyi Otomobili’’ seçildi.

Fuarda tanıtılan 8 model ile mücadele eden Renault Grubu’nun ikonik modeli, yüzde 56 ile oyların çoğunluğunu alarak ödüle hak kazandı.

Yeni Clio, 1990’da başlayan efsanede yeni bir sayfa açıyor. Model, 30 yılda 15 milyon satış adedine ulaşarak dünyada en çok satan Fransız otomobili oldu. 2019, segmentinde liderliği sürdürme konusunda son derece kararlı olan Clio’nun beşinci nesil lansmanının gerçekleştiği yıl oldu.

Geniş ve inovatif iç kabini ile dikkat çeken Clio, sınıfının en geniş ekranı ve internet bağlantılı multimedya sistemi Easy Link ile birlikte sunuluyor. Yeni Clio, hem Renault hem de segmentinde birçok öncü yeniliğe sahip. Yeni Clio ile birlikte sunulan yeni E-TECH hibrit teknolojisi ve yeni nesil sürüş destek sistemleri (otonom sürüşe geçişin ilk adımı) bu yenilikler arasında yer alıyor.

İç Tasarım Direktörü Antoine Genin, “Yeni Clio tasarımının otomobilseverler tarafından benimsendiğini görmek bizi çok mutlu etti. Sürücü ve yolcular için teknoloji, konfor ve geniş alanın ön planda olduğu Smart Cockpit / Akıllı Kabin’iyle, iç kısımda gerçekleşen devrim daha ilk bakışta fark ediliyor. Yeni Clio, teknolojisi ile günlük hayatı daha da kolaylaştıracak çok yönlü bir otomobil.” dedi.

Yeni Clio Program Direktörü Olivier Brosse, “Bu ödül, yeni Clio ve bugüne kadarki en iyi Clio modelini yaratmak için adeta sanatçılıklarını konuşturan tüm ekibin ilk ödülü oldu. Marka içindeki tutkunun, insanlar ve çok sayıda marka tutkunu tarafından da paylaşıldığını ve hissedildiğini görmekten mutluluk duyuyoruz. Bu ödül, internet bağlantılı, elektrikli ve otonom özelliklere sahip yeni bir ürün gamının ilk modeli olan Yeni Clio’nun yanı sıra Renault’ya da duyulan güveni gösteriyor.” dedi.

Kaynak: secure.milliyet.com.tr

Enerji Bakanı Dönmez: Artık işlenmiş bor ürünü satacağız

Dönmez, Kütahya’nın Emet ilçesinde Eti Maden İşletmeleri Sülfürik Asit Üretim Tesisi’nin temel atma töreninde yaptığı konuşmada, tesisin tamamlanmasıyla yaklaşık 200 kişiye istihdam sağlayacağını söyledi.
İhracatta ileri teknoloji ürünlerinin payını artıracaklarını belirten Dönmez, şöyle konuştu:
Allah nasip ederse artık bor ihracatında konsantre ürünlerinin payını azaltıp ileri teknoloji ürünlerin payını artıracağız. Eti Maden’in yeni dönemdeki vizyonu ‘geleneksel bor ürünlerinden ileri teknolojide kullanılan bor üretimine geçiş’ olacak. 413 milyon liralık bedelle temelini atacağımız Sülfürik Asit Üretim Tesisimiz bor cevherini katma değerli hale getirecek. Değerine değer katacak. Emet’imiz, Kütahya’mız, Türkiye’miz daha da büyüyecek, daha da gelişecek inşallah.
Emet’in dünyanın en büyük kolemanit rezervlerine sahip olduğunu aktaran Dönmez, şöyle devam etti:

“Dünya bor rezervlerinin yüzde 40’ını oluşturan 1,81 milyar ton büyüklüğünde bir rezervden bahsediyoruz. Yani bu topraklar tüm dünyanın ihtiyacını 300 yıl boyunca sorunsuz karşılayabilecek bir rezerve ev sahipliği yapıyor. Bu rezervleri hakkıyla işlemek için Eti Maden’e yeni bir vizyon belirledik. Artık bu kaynakları ham madde olarak satmak yok dedik. Bu kaynakları burada işleyecek teknolojik altyapıyı da artık Türkiye’de kuracağız. Yerli teknoloji ve yerli insan kaynağımızla bor cevherimizi artık burada işleyecek, değerine değer katacağız.”

Dönmez, borun işlenmesi durumunda bire 200, bire bin, hatta bire 4 bine kadar değerlenen bir cevher olduğunu aktardı.

 

Enerji Bakanı Dönmez: Artık işlenmiş bor ürünü satacağız

BOR PAZARININ YÜZDE 58’İ TÜRKİYE’DE

Türkiye’nin dünya bor rezervlerinin yüzde 73’ünden fazlasına sahip olduğunu hatırlatan Dönmez,şunları kaydetti:

“Borda önemli bir teknoloji hamlesi başlattık ve inşallah Türkiye bu alanda sadece ham madde değil işlenmiş ürün ihracında da önemli bir yere gelecek. Büyük hedeflere yürüyen Türkiye’de her sektörün desteği oldukça önemli. Bor gerek ham madde gerekse de ihracat yönünden sektördeki lider konumuyla örnek olduğumuz diğer sektörlerin başında gelmekte. 2018 itibarıyla dünya bor pazarının yüzde 59’una hakimiz. 2019 yılı için de hedeflerimizi büyüttük. İnşallah üretim kapasitemizi artırarak pazar payımızı yüzde 60’a çıkaracağız.”

Enerji Bakanı Dönmez: Artık işlenmiş bor ürünü satacağız

Seyreltilmiş bor madeni

Dönmez, 2018 yılının enerji ve madencilik alanında başarılarla dolu bir yıl olduğunu aynı kararlılık ve motivasyonla 2019 yılında da çalışmalara devam ettiklerini dile getirdi.

Enerji Bakanı Dönmez: Artık işlenmiş bor ürünü satacağız

Enerji Bakanı Dönmez: Artık işlenmiş bor ürünü satacağız

Enerji Bakanı Dönmez: Artık işlenmiş bor ürünü satacağız

Bu reklam google tarafından sağlanıyor?

Kaynak: www.ensonhaber.com

Qualcomm Apple’a açtığı davayı kazandı

San Diego’da görülen davada Güney Kaliforniya yerel mahkeme jürisi Apple’ın iPhone 7, 7 Plus, 8, 8 Plus ve X modellerinde Qualcomm’a ait U.S. 8,838,949 ve U.S. 9,535,490 No’lu patentlerinin, Apple iPhone 8, 8 Plus ve X modellerinde de U.S. 8,633,936. No’lu patentinin izinsiz kullanıldığı kararına vardı.

Qualcomm Apple’a açtığı patent davasını kazandı. İhlal edilen patentler farklı popüler akıllı telefon özelliklerine destek veriyor.

8,838,949 No’lu patent “Flaşsız Başlatma”, ayrı flaş hafıza kaplama alanlarını ve maliyetlerini saf dışı bırakırken telefonun açıldıktan hemen sonra hızlıca internete bağlanmasını sağlıyor.

9,535,490 No’lu patent, uygulama işlemcisi ve modem arasında trafik polisi işlevi görerek akıllı telefon uygulamalarının internetten veri alışverişini hızlandırıyor.

8,633,936 No’lu patent ise oyunlar için yüksek performans ve zengin görsel grafik desteği verirken aynı zamanda akıllı telefonun pil ömrünü uzatıyor. Bu patentler modem işlemcilerinin dışında bulunuyor ve herhangi bir hücresel standart için zorunlu nitelikte değiller.

Yerel mahkeme jürisinin vardığı kararla Qualcomm patent ihlali savaşında bir zafer daha kazanmış oldu. Geçtiğimiz 6 ayda Çin ve Almanya’daki patent mahkemeleri de Apple’ın diğer zorunlu olmayan Qualcomm patentlerini ihlal ettiğine dair resmi kararların hükmünü vermişti.

Qualcomm Technologies Genel Hukuk Danışmanı ve Başkan Yardımcısı Don Rosenberg konuyla ilgili “Oy birliğiyle alınan hüküm dünya çapında Apple’ın değerli teknolojilerimizi karşılığını vermeden kullanması üzerine açtığımız patent davalarında kazandığımız en yeni zafer oldu. Qualcomm’un icat ettiği teknolojiler Apple’ın pazara girmesine imkân veren ve bu kadar kısa sürede büyük başarı elde etmesini sağlayan teknolojiler. Bu üç patentle ilgili hüküm Qualcomm’un binlerce patentten oluşan değerli portfolyosunun sadece küçük bir parçasını temsil ediyor.

Dünya çapındaki mahkemelerin Apple’ın internet protokollerimizi ödeme yapmadan kullanma stratejisini reddetmesinden dolayı memnuniyet duyuyoruz.” açıklamasını yaptı.

 

Kaynak: www.ntv.com.tr

Bakan Varank: Bu proje ile dağ taş fıstık ağacı oldu

Bakan Varank, Siirt’e gerçekleştirdiği ziyaret kapsamında fıstık işleme tesisinde incelemelerde bulundu. Tesis hakkında yetkililerden bilgi alan Bakan Varank, şunları söyledi:

DİCLE KALKINMA AJANSI YÜRÜTÜYOR

Burası Avrupa’nın birinci, dünyanın üçüncü büyük entegre fıstık işleme tesisi. Bu fabrikanın kurulumunda Avrupa Birliği fonları ile birlikte bakanlığımızın katkıları oldu. Bu güzel ve örnek projeyi kalkınma ajansımız yürüttü. Burada üretilen fıstıklar hem ülkemizde hem de dünyanın her tarafında tüketilmekte. Tam faaliyete geçtiği zaman 100 kişilik istihdam sağlamış olacağız.

 

Bakan Varank: Bu proje ile dağ taş fıstık ağacı oldu

TEPELER FISTIK AĞACIYLA DOLU

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte kalkınma ajansları ve bölge kalkınma idareleri bakanlığımız uhdesine geçti. Şehrimizde yürüttüğümüz bir projemiz var. Biz buradaki vatandaşlarımıza fıstık fidanlarını veriyoruz. Damlama sulama imkanlarını veriyoruz, çitlerini veriyoruz. Vatandaşlarımız fıstık ağaçlarını yetiştirerek, ürünlerini satabiliyorlar. Şehrimizin, ülkemizin ekonomisi kalkındırmak için güzel bir proje. Çok güzel neticeler elde ettik. Fabrikanın etrafındaki tepeler fıstık ağaçlarıyla dolu. Dağ taş fıstık ağacı oldu. Projemiz göçün önlenmesi ve istihdama sağladığı katkı açısından oldukça etkili olacak.

10 MİLYON EURO

Bu tesis AB fonlarıyla beraber, bakanlığımızın yürüttüğü bir proje ile hayata geçirildi. 10 milyon euroluk bir yatırım söz konusu. Kalkınma ajansları, bu tesisin projesinin yürütücüsü. Şu anda il özel idaresine bağlı bir anonim şirket kuruldu. Bu şirket, tesisin işletmesini yapıyor.

 

Bakan Varank: Bu proje ile dağ taş fıstık ağacı oldu

 

HEDEF RUSYA VE AVRUPA

Siirt ziyareti sırasında ildeki yatırımların açılış ve imza törenine katılan Varak,

Siirt fıstığını dünya markası haline getirmek için 10 milyon euroluk yatırım yaptık; Avrupa’nın birinci ve dünyanın üçüncü büyük Fıstık İşleme Tesisini şehrimize kazandırdık.  İhracat için RUSYA ve Avrupa’dan bir dizi ülkeyle anlaşmalar yapıldığını arkadaşlarımızdan öğrendim. Hayırlı olsun.

dedi.

REKABET EDEBİLİRLİĞİ ARTIRMAK

2007-2013 yıllarını kapsayan Katılım Öncesi Yardım Aracı IPA projelerinden biri olan “Fıstık İşleme Sektörü Ortak Sanayi Altyapısı Projesi”nin amacı, Siirt’te ortak paketleme tesisi kurulması ile ildeki yerel fıstık işleyicileri ve üreticilerinin kurumsal ve operasyonel kapasitelerinin iyileştirilerek fıstık sektörünün rekabet edebilirliğinin arttırılması olarak belirlendi.

 

Bakan Varank: Bu proje ile dağ taş fıstık ağacı oldu

 

43 MİLYON TL’YE MAL OLDU

 

Siirt Fıstığı İşleme Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından yönetilen tesis, Siirt Organize Sanayi Bölgesinde 12 bin metrekaresi kapalı alan olmak üzere 35 bin metrekare alandan oluşuyor. 43 milyon liraya mal olan tesisin, tam kapasiteyle üretime geçtiğinde 50 bin ton üretim yapması hedefleniyor.

 

Bakan Varank: Bu proje ile dağ taş fıstık ağacı oldu

Kaynak: www.ensonhaber.com

Fransa yine savaş alanına döndü

Fransa yine savaş alanına döndü

Fransa’da Sarı Yelekliler’in protestosu sürüyor. Paris’in o çok ünlü sokaklarındaki lüks dükkanların vitrinleri yıkıldı, dükkanlar yağmalandı.

Fransa’da Sarı Yelekliler yeniden sokaklara çıktı. Sarı Yelekliler gösterilerin 18’inci haftasında da arbede yaşandı. Gösterilerin şiddetinin her geçen gün biraz daha azalacağı düşünülürken, durum pek de o şekilde olmadı.

Fransa yine savaş alanına döndü

FRANSIZ POLİSİ SARI YELEKLİLERİ DURDURAMADI

Fransa’daki benzin fiyatlarındaki artış ve hayat pahalılığını protesto eden Sarı Yelekliler, Zafer Takı’nın önünde toplandı. Polisle göstericiler arasında arbede yaşandı. Fransız polisi, biber gazı ve tomalarla ile müdahale etmek istedi, ancak Sarı Yeleklileri durduramadı.

Fransa yine savaş alanına döndü

DÜKKANLARI YAKIP YIKTILAR

Protestocular, Champ- Elysees sokaklarında bulunan ünlü ve pahalı mağazaların vitrinlerini yıktı, hatta vitrinlerini yıkmakla da kalmadı, dükkanları yağmaladı. Mağazada bulunan mallar ise sokaklara saçıldı.

Fransa yine savaş alanına döndü

FRANSIZ POLİSİNİN SAYISI ARTIRILDI

Paris genelinde önceki haftalara nazaran daha çok polisin görev aldığı da gelen bilgiler arasında. Yetkililer, 18 haftadır devam eden gösterilerde 11 kişinin yaşamını yitirdiği, 2 binden fazla ise yaralı olduğu açıkladı. Bu arada Paris temsilcisi olan ve olay yerinde bulunan Russian Today gazetecilerinden birinin ise ağır yaralandığı ifade edildi.

Fransa yine savaş alanına döndü

2 BİN KİŞİYE HAPİS CEZASI

Fransız hükümetinin verilerine göre bugüne kadar 8 bin 400 kişi gözaltınıa alınırken 2 bin kişi de hapis cezasına çaptırıldı.

FRANSA’DA TANSİYON YÜKSEK

Ayrıca protestocular Paris sokaklarında ellerinde testerelerle rahat bir şekilde dolaşıyor. Polis müdahale etse de Fransa’da şu anda tansiyon oldukça yüksek.

Kaynak: www.ensonhaber.com

Pekin sokakları yüz binlerce ‘güvenlik gönüllüsüyle’ izleniyor

Pekin sokakları yüz binlerce 'güvenlik gönüllüsüyle' izleniyor

Dünyanın en güvenli şehirlerinden Çin’in başkenti Pekin’de, emniyet güçlerinin yanı sıra sokaklarda yüz binlerce “kamu güvenliği gönüllüsü” çalışıyor. Sokaktaki her 25 kişiden birinin “gönüllü” olduğu dev metropolde halkın yaşamı, genelde 50 yaş üzeri bu kişilerin yakın gözetiminde bulunuyor.

Pekin Belediyesinin verilerine göre, kentte kayıtlı 850 bin “kamu güvenlik gönüllüsü” bulunuyor. Bu rakam, Çin Komünist Partisi (ÇKP) Kongresi, Ulusal Halk Meclisi Yıllık Toplantıları ile dünya liderlerinin katıldığı uluslararası forum ve zirvelerde geçici görevlilerle 1 milyon 400 bine kadar çıkabiliyor.

21 milyon 500 bin nüfuslu kentte, her 25 kişiden biri gönüllü güvenlik görevlisi olarak çalışıyor. Pekin’in en büyük ilçesi Çaoyang’da her kilometrekarede yaklaşık 300 gönüllü görev yapıyor.

Polise, güvenlik denetimleri ile istasyon ve kavşaklarda kimlik ve eşya kontrolünde yardımcı olan gönüllüler ordusu, tehlikeli durum ve sorunları izlemek için devriye geziyor, sokaktaki yasa dışı faaliyetleri rapor ediyor.

KIRMIZI KOLLUKLARINDAN TANINIYOR

Yaşları genelde 50 ile 70 arasındaki bu kişiler, kırmızı renkli “kamu güvenliği gönüllüsü” yazılı kollukları ve aynı renkteki şapkalarından tanınıyor. Bu kişiler sokaklarda, pazarlarda dolaşıyor, esnaf ziyaretleri yapıyor, bulundukları mahallelerdeki olaylara ilişkin bilgi topluyor.

Sokaklarda görüp duyduklarını bağlı bulundukları yerel polis karakollarına raporlayan sivil görevliler, dünyanın en güvenli başkentlerinden Pekin sokaklarında neler olup bittiğine ilişkin kesintisiz bilgi aktarımı yapıyor.

Başkent nüfusunun yüzde 4’üne karşılık gelen bu kişiler, nüfusa kayıtlı oldukları mahallelerdeki ÇKP büroları yoluyla kayıt yaptırıp kamu güvenliği için “gönüllü” olduklarını bildiriyor. Yetkililer, meslek kariyerlerinde “sosyalist düzen ve parti ilkelerine bağlı” bir yaşam benimsemiş adaylara, sokakların güvenliğini “gönül rahatlığıyla” emanet ediyor.

Dönüşümlü nöbet esasıyla çalışan gönüllüler, haftada en az üç gün mesai yapıyor.

Yabancı gazetecilere görüntülü röportaj vermek istemeyen bu görevliler, fotoğraflarını çekmek isteyenlere poz vermekten çekinmiyor.

HER GRUBUN KENDİNE HAS İSMİ VAR

Pekin’in kamu güvenliği gönüllüleri, görev yaptıkları ilçelerde kendilerine has isimleriyle toplum nezdindeki sempatisini artırıyor.

“Haydien Sakinleri”, “Fıngtay Danışma Grubu”, “Dongçıng Gözcüleri”, “Şiçıng Büyükanneleri” ve “Çaoyang Kitleleri” gibi eğlenceli isimlerle bilinen gönüllü grupları, genelde emekli kamu personelinden oluşuyor.

Bu gruplardan “Çaoyang Kitleleri”, yaklaşık 60 bin üyesiyle şehirdeki en popüler sivil güvenlik ekibi olarak biliniyor. Sosyal medyada “CIA, KGB, MOSSAD ve MI6’nın ardından dünyanın en büyük beşinci haber alma teşkilatı” esprilerine konu olan “Çaoyang Kitleleri”, kamu güvenliğine yaptığı “değerli katkılar” nedeniyle yetkililerin takdirini kazanıyor.

Bu grup, 2014’de ünlü sinema oyuncusu Jackie Chan’in oğlu Jaycee Chan’in uyuşturucu kullandığı gerekçesiyle gözaltına alınmasına sebep olan delilleri polise ulaştırmasıyla ünlenmişti.

Çaoyang Polis Departmanının verilerine göre, ilçede görevli gönüllü güvenlik görevlileri, önceki yıl polise 8 bin 300 önemli ipucu sağladı, 370 dosyanın çözümüne katkı yaptı. Bu kişiler ayrıca 250 şüpheliyi ihbar ederek yakalanmasını sağladı ve kamu güvenliğine potansiyel tehdit teşkil ettiği iddia edilen 390 vakayı tespit etti.

Diğer yandan “Çaoyang Kitleleri” adıyla bir akıllı telefon uygulaması bulunuyor. Uygulama üzerinden gerçek kimlik bilgileriyle kayıt yaptıran herhangi bir Çinli, bu platformdan potansiyel bir suçu ihbar ederek 3 bin yüen (yaklaşık 2 bin 441 lira) para ödülü kazanabiliyor.

Kaynak: secure.milliyet.com.tr

Bakan Kurum açıkladı: TOKİ’ye borcunu kapatana yüzde 22 indirim

Çevre ve şehircilik bakanı murat kurum, CNN Türk’te yayınlanan Hakan Çelik ile hafta sonu programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Bakan kurum vatandaşlara müjdelerini sıraladı. TOKİ’ye erken ödeme yapacaklara yüzde 22’lik indirim imkanı sunulacak.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum TOKİ’den ev alanlara indirim sağlanacağını duyurdu. TOKİ’ye borcunu kapatana yüzde 22 indirim yapılacağını söyleyen Bakan Kurum, Kanal İstanbul’a dair önemli açıklamalarda bulundu. Kanal İstanbul’un bulunduğu aksa sadece 500 bin kişinin yaşayabileceği imara izin verileceğini belirten Kurum, bu alanda örnek şehircilik anlayışının hakim olacağını söyledi.

Atatürk Havalimanı’nın taşınmasının ardından bölgenin millet bahçesi yapılacağını söyleyen Bakan Kurum, ilk etabının da 2020 yılına kadar teslim edileceğini kaydetti.

İŞTE BAKAN KURUM’UN AÇIKLAMALARI:

“Dün Yeni Zelanda’da terör saldırısı nedeniyle 49 insanımız hayatını kaybetti. Katleden canı terör örgütlerini buradan şiddetle kınıyorum.

DEPREME KARŞI DÖNÜŞÜM

Deprem bizim gerçeğimiz… 82 bin canımız gitmiş. En son 17 ağustos’ta 17 bin 500 canımız gitti. Öyle bir şey ki bu depremlerde sadece can ve mal kaybı yaşanmıyor, siz devlet olarak, yönetim olarak gerekli altyapıyı yapmak zorunda kalıyorsunuz. Bir işi birden fazla kez yapmak zorunda kalıyorsunuz. Neticede gelişmekte olan bir ülkesini, deprem tehlikesini göz ardı etmeden bizim dönüşümü

Tam anlamıyla hazır mıyız? Değiliz. Ancak şu var 2012’de Cumhurbaşkanımızın başlattığı kentsel dönüşüm seferberliği var. Bugüne kadar 590 bin konutun dönüşümünü gerçekleştirdik.
Son dakika Bakan Kurum açıkladı: TOKİye borcunu kapatana yüzde 22 indirim
Kentsel dönüşümle ilgili hedefimiz yılda 300 bin konutu donuşturmek. 5 senede 1.5 milyon konutun dönüşümünü yapacağız. Kartal’da elim bir kaza meydana geldi, 21 canımız gitti. Biz kalitesine baktığımızda, şu andaki dayanımları 5’te 1 oranında düşük gözüküyor. Ayakta durması bile mucize.

YIKILMA TEHLİKESİ OLAN KAÇ KONUT VAR?

6.7 milyon konutun dönüşmesi gerekiyor. Yaklaşık 21 milyon binamız var. Şu anki deprem yönetmeliklerine uygun binalar değil. Riskli binalar var. O 6.7 milyonun da 1.5 milyonu acil dönüşmesi gerekiyor.

SOSYAL KONUT PROJELERİ

Vatandaşlarımıza iki müjde verelim. Birinci müjdemiz, 50 bin sosyal konut projemiz başlattık. Mahalle kültürünü yansıtacağımız, yatay mimariyi yansıtacağımız örnek medeniyetin tarif ettiği şeklinde 67 ilimizde sosyal konut projesine başlattık. Yatay yapılaşmayı her ilimizde pilot uygulamaları yapmış olacağız. Bu uygulamalar doğru örnekler; inşaat sektörüne de yol gösterecek. TOKİ de aslında bir halk ekmek fabrikasıdır. O da toplu konutla ilgili bir fabrikadır. Biz bu noktada yatay mimariye yön vermek zorundayız.

İstanbulumuzda da 6 bin 300 konutumuz var, 652 lira taksitle vatandaşlarımız ev sahibi olabiliyorlar. 240 aya varan da vadeler var. 200 bine yakın başvuru oldu. Ve 19 Nisan’da başvurularımız bitecek. Bizim hedefimiz 250 bin sosyal konut yapmak. İlk 50 bini yapıyoruz, gelen talebe göre de illerimizin dağılımını yapacağız ve 2023’e kadar 250 bin konutumuzu kararlı şekilde yapacağız.

TOKİ’YE BORCUNU KAPATANA YÜZDE 22 İNDİRİM

Bir başka müjde; bugüne kadar TOKİ’den ev almış vatandaşlarımız var. 210 bin vatandaşımızı ilgilendiren süreçte, biz inşallah 21 Mart tarihi itibariyle vatandaşlarımızın borçlarını 19 Nisan’a kadar kapatmaları halinde yüzde 22 indirim kampanyasını başlatıyoruz. Eğer borçlarını kapatırlarsa yüzde 22 indirim alabilecek. İlk defa vatandaşlarımıza duyurmuş olalım.

KANAL İSTANBUL KENARINA 500 BİN KİŞİ GELECEK

Kuzey’de havalimanımız yapılıyor ve açıldı. Havalimanına bağlantı yapılacak. Küçükçekmece Golü’yle başlayıp yeni havalimanına yapılacak olan Kanal İstanbul güzergahta proje tasarladık, planlama yaptık. Bu aksa 500 bin kişi gelecek. İstanbul’a yakışır ülkemize yakışır örnek şehircilik anlayışıyla imar yapılacak.

ATATÜRK HAVALİMANI’NA NE YAPILACAK?

13 milyon metrekarelik alan. Atatürk Havalimanı’nın tamamı millet bahçesi yapılacak. Özel uçakların, kargo uçaklarının devam edeceği süreç var. İstanbul Havalimanı’na taşınana kadar bir süreç işleyecek. Arazi bize teslim edildikten sonra TOKİ aracılığıyla millet bahçesi yapacağız, İstanbul’umuzu kazandıracağız.

Millet bahçesinin yapımına 2019 yılı içerisinde başlamayı planlıyoruz. 2020’ye kadar belli bir etabını teslim edeceğiz. Şehrin göbeğinde bütünüyle millet bahçesi olacak.

Central Park ve Hyde Park’tan büyük olacak. Central Park’ın 3 katı, Hyde Park’ın da 8 kat büyüğü yapılacak.

Millet bahçelerini tasarlarken ilgili bakanlıklarla koordineli olarak çalışıyoruz. Afetle alakalı olarak toplanma alanlarına ilişkin düzenlemeleri yapmaya çalışıyoruz. Ankara’da Atatürk Kültür Merkezi’nin yerine millet bahçesi yapıyoruz. 2020’de teslimini yapacağız.

ÇİRKİN GÖRÜNTÜLERE MÜDAHALE

ALO 181 hattımız var, bana gelen ihbarlarla birlikte anında olay yerinde müdahalede bulunuyoruz. Çevremizi korumak zorundayız.

SALDA GOLÜ

Salda Golü ve çevresini özel çevre koruma bölgesi ilan ettik. Böylece oraya beton yapıların yapılmasının önüne geçtik. Bu alanları korumak zorundayız. 18 tane özel çevre koruma bölgemiz oldu. 2023’e kadar ülke toprağının yüzde 17’sini koruma altına almak istiyoruz. Salda’yı geçen yıl 500 bin kişi ziyaret etmiş. Salda Golü doğa harikası bir yer. 295 metre derinliği var, en derin gollerimizden biri. Maldivler’i görürüz ne kadar güzel deriz, Salda’ya da Saldıvler diyorlar. Turistlerimiz araçlarını golün dibine kadar sokuyorlar. Çöpümüzü atarsak, etrafı kirletirsek bu gol nasıl korunacak? Beyaz kumsal alanımızı ahşap çitlerle çevirdik, ne Araba giriyor ne de insanların zarar verebileceği bir şey kalmadı. Bungalovlar yapılacak, oturacakları, dinlenecekleri, ihtiyaçlarını giderecekleri alanlar yapacağız. Kumsalda ahşap yürüme yolları yapacağız. 1-2 milyon ziyaretçiye ulaşacak ve istihdam kapısı olacak.

KAPADOKYA’DAKİ YAPILAŞMA

Doğal sit alanları üzerinde 2200’un üzerinde kaçak yapılaşma var. Kapadokya’daki tespitleri yaptık, 196 yapı var. Bunların yıkımı yapılıyor. Peribacalarına, kültürümüze zarar verecek hiçbir yapıya izin vermeyeceğiz. O bölgede imar barışına da izin vermeyeceğiz. Süreci kararlı şekilde işleteceğiz. Tavizimiz yok.

SIFIR ATIK PROJESİ

Sayın Emine Erdoğan’ın himayesinde yürütülen bir proje. Dünya çapında böyle başlatılmış bir hareket yok .Bu bir ilk. 14 bin kamu kurum ve kuruluşunda uygulamaya geçtik. Yıllık 20 milyar lira tasarruf sağlayacağız. 42 milyon ağacın kesilmesini bu uygulama ile engelledik. Atıkları kaynağında ayrıştıracağız.

ÜCRETLİ POŞET

Plastik poşetler doğada 800 yılda kayboluyor. Göz göre göre doğamıza zarar veremeyiz. Allah’ın bahsettiği bu doğayı kaybettiğimiz zaman bir daha bize sunulmayacak. Ücretli poşetten gelir alma maksadımız yok, tamamen caydırma amaçlı. 25 kuruş alınan ücretin 10 kuruşu poşet maliyeti kalan 15 kuruşu bakanlığa yatırılıyor ve çevreyi korumak için kullanıyoruz. Kişi başı poşet kullanımında yüzde 70 azalma gördük. Kişi başı 40 adede düşürmek istiyoruz.

Kaynak: www.hurriyet.com.tr