AB’den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

Geçtiğimiz günlerde İngiltere Başbakanı Theresa May, Belçika’nın başkenti Brüksel’de yapılan ve İngiltere’nin Brexit’in ertelenmesine ilişkin talebinin görüşüldüğü AB Liderler Zirvesi’nin ardından düzenlediği basın toplatısında, kesin bir dille AB’den ayrılacağını ifade etmişti.

AVRUPA BİRLİĞİ BAYRAKLARI SALLANDI

Bugün ise yüzlerce İngiliz, Brexit’e karşı olduklarını göstermek için sokaklara çıktı.

Brexit konusunda yeni referandum yapılmasını isteyen gruplar, Londra’daki Hyde Park’tan yürüyüşe başladı. Eylemcilerin ellerindeki, Avrupa Birliği bayrağı ve May’a karşı hazırlanan dövizler dikkat çekti.

AB’den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında VİDEO

AB'den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

4.5 MİLYON İMZA ATTI

Brexit’in iptal edilmesi için Parlamento’nun internet sitesi üzerinden başlatılan imza kampanyasına da 4.5 milyona yakın insan imza atmıştı.

İngiliz halkının yüzde 90’ı, Başbakan Theresa May’in Parlamento’da iki kez reddedilen Brexit anlaşmasıyla, daha fazla zaman kaybedilmemesini istiyor.

AB'den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

 

AB'den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

 

AB'den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

 

AB'den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

 

AB'den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

 

AB'den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

 

AB'den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

 

AB'den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

 

AB'den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

 

AB'den çıkmak istemeyen İngilizler Londra sokaklarında

 

Kaynak: www.ensonhaber.com

Fransız hükümeti polis ve askerlerine ‘vur emri’ verdi

Fransa’da sadece akaryakıt için istenilen vergi bedeli değil, aynı zamanda hayat pahalılığını da protesto eden Sarı Yeleklileri haftalardır sokaklarda… Bu hafta cumartesi günü de sokaklara inecek olan protestocular için Fransız hükümeti emsal bir karar verdi.

PARİS’TE 5 BİN POLİS GÖREV ALACAK
Fransız General Bruno Leray, hafta sonu başkent Paris’te Sarı Yeleklilerin düzenleyeceği gösteri sırasında düzeni sağlamak amacıyla 5 bin civarında polise destek olacağını söyledi.

“ATEŞ AÇABİLİRLER”

Leray, güvenlik güçleri için, “Eğer kendi yaşamları ya da korudukları kişilerin yaşamları tehlikeye girerse, ateş açabilirler.” ifadesini kullandı. Bu kararla birlikte polis ve askerler gerçek mermi kullanabilecek.

GÖSTERİYE İZİN YOK
Fransız polisi de yarın Champs-Elysees’de Sarı Yeleklilerin gösteri yapmasına izin verilmeyeceğini, göstericilerin Arc de Triomphe Bulvarı’nı çevreleyen sokaklar ile Elysee Sarayı ve ulusal meclis civarından uzak tutulacağını açıkladı.

Fransa’da sarı yelekliler, geçen hafta cumartesi günü Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron yönetiminin politikalarını protesto etmek için ülke genelinde yeniden sokağa çıkmış, polis Paris’te göstericilere biber gazı ve tazyikli suyla müdahale etmişti.

ÜNLÜ MAĞAZALAR YAĞMALANMIŞTI

Paris’in Champs-Elysees Caddesi’nde toplanan, polise taş ve şişe atan göstericiler, birkaç barikatı ateşe vermiş, camlarını kırdıkları birçok mağaza ve restoranı yağmalamıştı. Eylemciler, ayrıca caddedeki birkaç ünlü markanın mağaza ve restoranını yakmıştı.

Eylemde, Champs-Elysees Caddesi çevresinde bir binanın zemin katında bulunan bankada yangın çıkmış, alevlerin üst katlara sıçradığı yangında ikisi polis 11 kişi hafif yaralanmıştı. Geçen haftaki gösteride 192 kişi gözaltına alınmış, 17’si polis 42 kişi yaralanmıştı.

Kaynak: www.ensonhaber.com

Sisi anayasa değişikliği ile kendini garantiye alıyor

Mısır’daki Devrimin Yarını Partisi Lideri Dr. Eymen Nur, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah El Sisi’nin anayasa değişikliğini uluslararası dengelerin değişme ihtimali olduğu bir döneme denk getirmeye çalıştığını belirterek, “Özellikle ABD Başkanı Donald Trump ve Suudi Arabistan veliaht Prensi Selman’ın gitme ihtimalinin belirdiği bir dönemde anayasa değişikliğini yaparak kendini garanti altına almaya çalışıyor.” dedi.

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi (İZÜ) İslam ve Küresel İlişkiler Merkezi (CIGA) ile Katar merkezli Al Jazzaara Arapça Televizyonu ortaklaşa düzenlediği “Mısır’daki Anayasal değişikliler sebep ve sonuçları” başlıklı panel, üniversitenin Halkalı yerleşkesinde gerçekleştirildi.

Mısır’daki Devrimin Yarını Partisi Lideri Dr. Eymen Nur, Mısır’da yapılacak anayasa değişikliği konusunda Mısır halkının oldukça duyarlı olduğunu, ancak Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah El Sisi rejimin ülkede yarattığı korkudan dolayı halkın sessizliğini koruduğunu söyledi.

Sisi’nin açıkça iktidarını sonlandıracak tüm ümitleri ve kaynakları yok etmeye çalıştığını vurgulayan Nur, “Sisi ona alternatif oluşturabilecek, iktidarını sonlandıracak fırsatları yok etmek için tüm kanalları kapıları tek tek kapatıyor ve iktidarını sürdürebildiği kadar sürdürmeye çalışıyor. Anayasa değişikliğini de iktidarını sağlamlaştırmak için bir araç olarak kullanıyor.” diye konuştu.

Anayasa değişikliğini uluslararası dengelerin değişme ihtimali doğduğu bir dönemde hızlıca devreye soktuğunu aktaran Nur, şöyle konuştu:

“Mısır’da mevcut parlamentodan daha kötü bir parlamento oluşturulamaz. Sisi, anayasa değişikliğini seçimlerden sonra yapmayı planlıyor. Bunu da uluslararası konjonktüre göre belirliyor. Özellikle ABD Başkanı Donald Trump ve Suudi Arabistan veliaht Prensi Selman’ın gitme ihtimalinin belirdiği bir dönemde yapmaya çalışması kendisini güvence altına almaya çalıştığının açık bir göstergesi. Dolayısıyla anayasa değişikliğini hızlandırmasının tek nedeni de budur. Ben şuna inanıyorum ki bu yapılacak anayasa değişikliğinin darbeden daha kötü ve daha fazla zarar verici bir etkisi olacaktır Mısır halkı için.

Şu anda zekadan ne kadar yoksun işler yapıldığını çok net görebiliyoruz. Çünkü bu tip değişimler yapılırken halkın istekleri ön planda tutulmaya çalışılır. Mesela Sedat’ın yaptığı gibi. Sedat, halkın kabullenebileceği hoşnut olacağı maddeler koyarak anayasada değişiklik yaptı. Bu yöntemle ancak bir anayasa değişikliğini halka kabul ettirebilir. Ama şu anda Mısır’ı yöneten adam bunu bile becerecek zekadan yoksun.”

Nur, Sisi rejimimin Mısır’daki siyasi hayatı tamamen yok ettiğini anayasa değişikliğinin halk tarafından kesinlikle onaylanmadığını kaydetti.

Mısır’da, sağcıların, solcuların, liberallerin ve İslamcıların Sisi’nin yapmaya çalıştığı anayasa değişikliğine karşı olduğunu anlatan Nur, “Mısır’da anayasayı koruma, kurtarma adına Sisi’nin karşısına çıkan kim olursa olsun ya tutuklandı ya öldürüldü. Ona karşı çıkan herkes hayatıyla ödüyor. Dolayısıyla şu anda maalesef herkes korkudan bu diktatöre destek vermek zorunda kalıyor. Çünkü kimse Sisi ile çatışmak istemiyor. Maalesef orada yaşayan kardeşlerimizin bize aktardıkları bunlar.” ifadelerini kullandı.

“Mısır halkı sesini daha gür çıkarmak zorunda”

Mısır eski İnşa ve Kalkınma Partisi Başkanı Tarik Alzomor, 25 Ocak devrimden sonra Mısır’da sistemin çökmesi ile beraber oluşan boşluğu fark eden generallerin 3 Temmuz 2013 darbe yaptığını söyledi.

Darbe ile birlikte Mısır’da demokratik sistemin tamamen yok edildiğini anlatan Alzomor, “Generaller sadece halkın iradesine değil askere, polise de darbe yaptı. Mısır devletine ait tüm kurum ve kuruluşlar generallerin yönetimine geçti. Şunu itiraf etmek gerekir Mısırlı generaller bu konuda çok profesyoneller. Şu anda Mısır’da tüm siyasilerin kendi saflarını, duruşlarını netleştirmeleri ve bu generallerin karşısına geçerek ‘biz sizden daha zekiyiz, biz sizden daha güçlüyüz ve bizimle oyun oynayamazsınız’ demesi gerekiyor.” şeklinde konuştu.

Eskiden Firavunlar Mısır halkını nasıl köleleştirdiyse bugün de generallerin Mısır halkını köleleştirmeye çalıştığını ifade eden Alzomor, şunları aktardı:

“Bizim artık buna müsaade etmemiz lazım. Mısır halkının bu saatten sonra sesi çok daha gür çıkarması gerekiyor. Şu durumda bile biz hala Mısır devletini korumak için elimizden geleni yapıyoruz. Mısır devletini yeniden şekillendirmek için çalışıyor generaller ise sadece kendi çıkarlarını düşünüyor. Dolayısıyla yapılmak istenen anayasal değişiklikler aslında anayasa ihlali anlamına geliyor. Biz buna anayasa değişikliği değil anayasa ihlali diyoruz. Mısır halkı tek yumruk olmak ve saflarını birleştirerek tekrar toparlanmak zorunda. Tüm sorunlarımızı arkada bırakarak bir araya gelip tekrar Mısır’ı ayağa kaldırmamız gerekiyor. Şu anda yapılan anayasal ihlaller istikrar getirmiyor. Despotizm ile istikrar sağlanmaz. Dolayısıyla insanların tutuklanmaları, öldürülmeleri, idam edilmeleri istikrar getirmiyor. Mısır’da istikrarın oluşması için gerçek ve meşru bir zeminin oluşması, halkın rızasının olması gerekiyor. Bu darbe halkın isteği üzerine gerçekleşmedi. Şu anda halka kabul ettirilmeye çalışılan yasaların hiçbir meşruiyeti yoktur. Sisi meşruiyetini pekiştirmek için anayasal değişikliğe gidiyor ama Sisi’nin unutmaması gereken Mübarek örneği. Mübarek de aynı şekilde anayasayı değiştirmeye çalıştı ve bu onun sonunu getirdi.

Aynı şeyi Sedat da yaptı. Mısır’da ne zaman anayasa değişikliği yapılmaya çalışılsa Mısır halkı ayaklanıyor. Mısır halkı eski Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek ve Eski Cumhurbaşkanı Enver Sedat’a nasıl geçit vermediyse nasıl devirdiyse Sisi rejimini de devirecektir. Tüm devrim güçlerinin kenetlenmesi, tek yürek, tek yumruk ve tek sesle 25 Ocak’ta toplandığı gibi Mısır’ın yeni tarihini oluşturmak için bir araya gelmeli. Böylece bu generallere ve yönetimlerine son vermeliyiz. Çünkü Mısır halkı diktatör bir rejimi daha fazla kabul edemez. Mısır halkı köle değil ve bu köleleştirme rejimini istemiyor.”

Kaynak: www.aa.com.tr

IBM 6 banka ile Stellar teknolojisini kullanma adına anlaşma imzaladı » KoinMedya

IBM 6 banka ile Stellar ‘ın teknolojisini kullanacak. IBM’in Stellar ile ortaklaşa geliştirdikleri “World Wire” faaliyetlerine son gaz devam ediyor. En son bu ağa 6 banka daha katıldı.

IBM 6 banka ile Stellar ile geliştirdikleri ağda işlem yapacak.

Yazının kaleme alındığı saatlerde top 10’da kayda değer fiyat artışı sadece iki kripto para da var: Stellar ve Bitcoin Cash. Stellar Mart ayında iyi bir ivme yakaladı. Stellar, 7 Mart’ta 0,085 dolardan işlem görüyorken şuan 0,113 dolardan işlem görmektedir. Son 11 gün içerisinde değerini %23 arttırmayı başardı.

Stellar için diğer olumlu bir gelişme ise iş dünyasından geldi. IBM’in Stellar ile bir anlaşmaya girerek uluslararası ödemeler aracı üzerinde çalıştıkları biliniyordu. Bu anlaşma sonuçlarını vermeye başladı. IBM, “World Wire” ismini verdiği uluslararası ödemeler aracı için 6 banka ile anlaştığını duyurdu.

Bu bankalardan bazıları Filipinler menşeli RCBC, Brezilya’dan Banco Bradesco ve Kore’den Bank Busan.

IBM, bankalar arasında kurduğu ağ arasında JP Morgan’ın stabil koin’ine benzer bir kripto para kullanarak banka içi transferleri tamamlıyor. Söz konusu kripto para anlık fiat paralara çevriliyor.

IBM’in Stellar ile ortaklaşa kurduğu World Wire şimdilik 72 ödeme noktası ve 44 bankacılık merkezi arasında faaliyetlerine başladı.

World Wire’dan elde edilmesi planlanan faydalar ise şu şekilde:

  • Ödemelerin hızını arttırıyor.
  • Maliyetleri azaltıyor.
  • Şeffaflığı arttırıyor.
  • Güvenliği arttırıyor.
  • Her miktarda işlem gerçekleştirilebiliyor.

 

Kaynak: koinmedya.com

Paris Emniyet Müdürü görevden alındı

Akaryakıt zamlarını protesto için meydanlara çıkan ve hükümete yönelik protestolara dönen Sarı Yelekliler eylemlerinde önümüzdeki cumartesi günü 19. haftaya girilecek.

ŞİDDET DORUK NOKTADA

Geçtiğimiz cumartesi günü meşhur Champs Elysees caddesini ateşe veren eylemciler, birçok lüks markanın mağazasını da yağmalamıştı.

Paris Emniyet Müdürü görevden alındı

EMNİYET MÜDÜRÜ GİTTİ

Artan şiddet olaylarından dolayı muhalefet İçişleri Bakanı’nın istifasını istedi, kayakta olan Macron’a tepki gösterdi. Tepkiler sonrası tatilini yarıda kesen Macron güvenlik zirvesini toplarken çareyi Paris Emniyet Müdürü Michel Delpuech’i görevden almakta buldu.

Paris Emniyet Müdürü görevden alındı
Görevden alınan Paris Emniyet Müdürü Michel Delpuech

Kaynak: www.ensonhaber.com

Dünyanın en modern kütüphaneleri açıklandı

ABD’de yayımlanan “Wired” adlı kültür ve teknoloji dergisinin seçkisinde, en güzel 10 modern kütüphane arasında Beyazıt Kütüphanesi, dördüncü sıraya yerleşti

“Kütüphane-i Umum-i Osmani” adıyla 1884’te kurulan kütüphanenin, restorasyonu ve iç tasarımı Tabanlıoğlu Mimarlık tarafından yapıldı. Kütüphanede, yarısı kitap olmak üzere yaklaşık bir milyona yakın doküman okuyucuyla buluşuyor. Kitapların 11 bin 120’sini aralarında çok önemli eserlerin de bulunduğu “el yazması eserler” oluşturuyor.

İLK SIRA DANİMARKA’NIN

Wired Dergisi, Dünyanın en güzel 10 kütüphanesini şöyle sıraladı:

1 – Danimarka, Dokk1

2 – ABD, Lawrence Halk Kütüphanesi

3 – Çin, Yangzhou Zhongshuge Kütüphanesi

4 – Türkiye, Beyazıt Kütüphanesi

5 – Norveç, Vennesla Kütüphanesi

6 – Norveç, Bodo Kütüphanesi

7 – ABD, Chicago Halk Kütüphanesi

8 – İngiltere, Birmingham Kütüphanesi

9 – Kanada, Halifax Merkez Kütüphanesi

10 – Meksika, Conarte Kütüphanesi

Kaynak: www.ensonhaber.com

Qualcomm Apple’a açtığı davayı kazandı

San Diego’da görülen davada Güney Kaliforniya yerel mahkeme jürisi Apple’ın iPhone 7, 7 Plus, 8, 8 Plus ve X modellerinde Qualcomm’a ait U.S. 8,838,949 ve U.S. 9,535,490 No’lu patentlerinin, Apple iPhone 8, 8 Plus ve X modellerinde de U.S. 8,633,936. No’lu patentinin izinsiz kullanıldığı kararına vardı.

Qualcomm Apple’a açtığı patent davasını kazandı. İhlal edilen patentler farklı popüler akıllı telefon özelliklerine destek veriyor.

8,838,949 No’lu patent “Flaşsız Başlatma”, ayrı flaş hafıza kaplama alanlarını ve maliyetlerini saf dışı bırakırken telefonun açıldıktan hemen sonra hızlıca internete bağlanmasını sağlıyor.

9,535,490 No’lu patent, uygulama işlemcisi ve modem arasında trafik polisi işlevi görerek akıllı telefon uygulamalarının internetten veri alışverişini hızlandırıyor.

8,633,936 No’lu patent ise oyunlar için yüksek performans ve zengin görsel grafik desteği verirken aynı zamanda akıllı telefonun pil ömrünü uzatıyor. Bu patentler modem işlemcilerinin dışında bulunuyor ve herhangi bir hücresel standart için zorunlu nitelikte değiller.

Yerel mahkeme jürisinin vardığı kararla Qualcomm patent ihlali savaşında bir zafer daha kazanmış oldu. Geçtiğimiz 6 ayda Çin ve Almanya’daki patent mahkemeleri de Apple’ın diğer zorunlu olmayan Qualcomm patentlerini ihlal ettiğine dair resmi kararların hükmünü vermişti.

Qualcomm Technologies Genel Hukuk Danışmanı ve Başkan Yardımcısı Don Rosenberg konuyla ilgili “Oy birliğiyle alınan hüküm dünya çapında Apple’ın değerli teknolojilerimizi karşılığını vermeden kullanması üzerine açtığımız patent davalarında kazandığımız en yeni zafer oldu. Qualcomm’un icat ettiği teknolojiler Apple’ın pazara girmesine imkân veren ve bu kadar kısa sürede büyük başarı elde etmesini sağlayan teknolojiler. Bu üç patentle ilgili hüküm Qualcomm’un binlerce patentten oluşan değerli portfolyosunun sadece küçük bir parçasını temsil ediyor.

Dünya çapındaki mahkemelerin Apple’ın internet protokollerimizi ödeme yapmadan kullanma stratejisini reddetmesinden dolayı memnuniyet duyuyoruz.” açıklamasını yaptı.

 

Kaynak: www.ntv.com.tr

Tahran’dan sonra Ahvaz’da da köpek gezdirmek yasaklandı

Tesnim Haber Ajansı’na ko2nuşan Ahvaz İl Meclis Üyesi Casım Musapur, İl Meclisi Kültür Komisyonu’nda alınan kararla Ahvaz’da kamuya açık alanlarda köpek gezdirilmesinin yasaklandığını söyledi.

Ahvaz genelinde yılda yaklaşık 2 bin köpek ısırma vakası gerçekleştiğini aktaran Musapur, bu kararın insanların sokak ve parklarda rahat şekilde gezmelerini sağlamak için alındığını ifade etti.

Tahran Emniyet Müdürü Hüseyin Rahimi, ocak ayında yaptığı açıklamayla, Tahran’da kamuya açık yerlerde köpek gezdirmenin yasaklandığını duyurmuştu. Rahimi, kamuya açık park-bahçe gibi yerlerde köpek gezdirilmesinin insanlarda korkuya neden olduğunu belirtmişti.

Kaynak: www.aa.com.tr

Trump’tan kamu yayın kuruluşlarının bütçesine makas

 

ABD Başkanı Donald Trump, Kongre’ye sunduğu 2020 bütçe teklifinde, birçok kamu yayın organının bütçesinde milyonlarca dolarlık kesinti talep etti.

ABD basınında yer alan haberlere göre, Başkan Trump 2020 Bütçe teklifinde, televizyon kanalı PBS ve radyo kanalı NPR’a fon sağlayan Kamu Yayıncılığı Kurumunun (CPB) bütçesinde 435 milyon dolar kesinti istedi.

Trump yönetimi bütçe kesintisine neden olarak, CPB’nin sadece NPR ve PBS’e fon sağlayan bir organ olması ve bu kurumların bütçelerinin büyük oranda özel bağışlardan sağlanması gösterildi.

Bütçe teklifinde RFE/RL’nin (Radio Free Europe/ Radio Liberty) bütçesinde de 37 milyon dolarlık düşüş talep edildi.

Ayrıca bütçe teklifi, RFE/RL’nin Gürcüce, Tatarca ve Kuzey Kafkasya dillerindeki yayınlarının da durdurulmasını öngörüyor.

Yayın kuruluşlarından tepki

Trump’ın milyonlarca dolar kesinti öngören bütçe teklifine söz konusu yayın organlarından yanıt da gecikmedi.

CPB Üst Yöneticisi (CEO) Patricia Stacy Harrison, yaptığı açıklamada, federal fonun Amerikan kamu medya sistemindeki kamu-özel sektör ortaklığının temeli olduğunu vurguladı.

Harrison, “Kongre’nin kamu basınına yüklediği ve Amerikan halkının da büyük oranda desteklediği misyonu başarmak için federal yatırıma daha uygun bir alternatif yok. Federal yatırım olmadan, tüm kamu medyası sistemi, kırsal, küçük bölge ve kentsel alanlardaki toplumlara verilen eşsiz hizmet ve değer yok olur.” yorumunda bulundu.

RFE/RL Başkanlığını vekaleten yürüten Daisy Sindelar ise açıklamasında, RFE/RL’nin bir önceki yıla oranla yüzde 30 artış göstererek, geçen yıl internet, televizyon ve radyo üzerinden 34 milyon kişiye ulaştığına işaret etti.

Sindelar, “RFE/RL’nin ulaştığı insan sayısındaki artış, Rusya, İran, Pakistan ve RFE/RL’nin tüm hedef ülkelerinde objektif gazeteciliğe olan ihtiyacın ne kadar arttığının göstergesi.” değerlendirmesinde bulundu.

 

Kaynak: www.aa.com.tr

 

Türkiye AB ile ticaret fazlası verdi

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), AB ve Euro Bölgesi’nin ocak ayı uluslararası ticaret verilerini yayınladı.

Buna göre, geçen yılın ocak ayında 7.7 milyar euro olan Türkiye’nin AB’den ithalatı, 2019’un aynı döneminde 5 milyar euroya geriledi.

2018’in ilk ayında 6.5 milyar euro seviyesinde olan Türkiye’nin AB’ye ihracatı ise bu yılın ocak döneminde 6.8 milyar euroya yükseldi.

GEÇEN YIL AÇIK VERMİŞTİ

Böylece 2018’in ocak ayında 1.2 milyar euro ticaret açığı veren Türkiye, bu yılın ocak ayında 1 milyar 797 milyon euroluk ticaret fazlası gerçekleştirdi.

Türkiye’nin AB üyesi ülkelerle ticaretinde Ağustos 2018’den itibaren fazla verildi. Türkiye’nin ticaret fazlası ağustosta 740.7 milyon euro, eylülde 462.9 milyon euro, ekimde 1 milyar 749.5 milyon euro, kasımda 1 milyar 499 milyon euro ve aralıkta 794.2 milyon euro oldu.

EURO BÖLGESİ TİCARET FAZLASI VERDİ

Euro Bölgesi’nin ocak ayında toplam ihracatı 2018’in aynı dönemine göre yüzde 2,5 artarak 183.4 milyar euroya, ithalatı da yüzde 3,4 yükselerek 181.8 milyar euro seviyesine çıktı. Böylece Euro Bölgesi, söz konusu dönemde yaklaşık 1.5 milyar euroluk ticaret fazlasına ulaştı.

AB’DEN TİCARET AÇIĞI

Söz konusu dönemde AB’nin toplam ihracatı önceki yılın ocak dönemine göre yüzde 2,1 yükselerek 153.6 milyar euroya, ithalatı da yüzde 3,9 artarak 178.5 milyar euroya ulaştı. AB, ocak döneminde 24.9 milyar euro ticaret açığı verdi.

Kaynak: www.ensonhaber.com